HABER MERKEZİ –
“Kürt halkının en büyük silahı PKK’dir.” Réberti
Dağlı Kürt halkının bağrında basit Aşk sözcüklerine indirgenmemiş Ab-ı Hayat Pınarı’nın adıdır PKK. Kapitalist modernitenin güncel dilde kirlettiği ve metalaştırdığı Aşk simülasyonu büyük aldatılardan ve tükenmişliklerden başka bir şey değildir. İnsanlığı onurlandıran adanmış özlü Aşklar ocağı PKK mert kavgaların fedailiğine herkesi davet ediyor. Sömürgeciler, yerli, işbirlikçi zihniyet unsurları ile mücadele etmenin kavgasıdır bu onurlu çağrı. Sistemiçileşen muhalefet siyaset yerine alternatif radikal demokratik toplumcu siyaset inşacılığına bir çağrıdır bu topyekun mücadele çağrısı!
İyi biliriz, köleliği bölüşenlerin özgürlüğü toplumla bölüşme savaşı verenleri anlaması güçtür. PKK aşk semahı inancı doğrultusunda ölümüne mücadele ile yaşayanların direnişçi ideasını taşır. Şu anda dünya genelinde itibar ve sempati kazanan bu yüzyılın son büyük direniş abidesidir PKK. Yaşamın kurtarılmış özgürlük alanlarını inşa eden, adanmış erdemliler topluluğudur. Aynı zamanda radikal değişim ve dönüşümleri mümkün kılan mucizenin adıdır PKK.
Bu erdemli insanlık şafağının doğuşunu engellemek için tüm iblisler kirli bir işbirliğine soyunmuş durumdalar yine. TC faşizminin yalan ve manipülasyon üretim merkezi Goebbels Medyası işbirlikçi rureş Barzani oligark hanedanlığıyla, Kürt halkına ve PKK’ye karşı başlattıkları operasyon için “PKK’nin Kandil’de son yaz ayı.” diye naralar atıyorlar. Irksal gerilimlerden beslenen faşizm ve yandaşları büyük yanılıyor! Bilakis PKK’nin yeni stratejik hamleleriyle başlayan bu süreç TC faşizminin çöküşünü ve Kürt halkını sömüren ihanet şebekesi Barzani oligark hanedanlığının sonunu müjdeliyor!
Türkiye’deki seçim atmosferini ve 2023 NeoOsmanlı Emperyal hayalleride alt üst edebilecek bir aşamaya geçildi. Bu başlatılan operasyon genişlik kazanırsa savaşın yayılması da yüksek bir olasılıktır. Kürt halkı ve gençliği kendi bağrından yeni direniş ve mücadele yol ve yöntemlerini yaratmakta mahirdir. Mahşeri Newroz’la bozulan sessizlik ve ortaya çıkan PKK ve Önderliğe bağlılık ruhu düşman ve işbirlikçilerini komaya soktu. Anketlerin ortaya koyduğu son veriler de Apocu direnişin faşist diktatörlük düzenini yıkacağını gösteriyor. Bu büyük beklentiler, yükseltilen operasyonlar dalgası, milyonların irade beyanına bir cevaptır. Korkunun ecele faydası yoktur; Kürt direniş refleksleri faşist diktatörlüğü yıkacak. Kürt halkı onursuzluğu asla kabul etmeyecek!
Kürt halkının kaderini ısmarlanmış faşizmin seçim sonuçlarına endeksleme çabaları da iflas etti. Yeşil ve ulusalcı faşizm arasında bir seçime zorlanan Kürt halkının böyle bir seçim zorunluluğu yoktur. Kürt halkının temsil ettiği çizgi halklarımızın radikal demokratik direniş çizgisidir. Kürtlerin ve demokrasi yanlılarının, savaşlarla ısmarlanan seçimlerle, kölelik dışında elde edecekleri hiçbir kazanım yoktur. Radikal demokratik direnişte, mecliste değil sokaklarda verilir. Direnişi geri çeken ve sürekli faşizmden beklenti yaratan içi boş popülist liberal söylem Kürt soykırım konseptine bir suç ortaklığıdır.
Kürt halkına ait Kürdistan zenginliklerinden elde edilen ve çalınan milyarlarca dolara çöken Barzani oligark zümresinin mal varlığına el koyma zamanı geldi. Türkiye’deki yatırımlarına dönük somut adımlar atılmalı ve boru hatlarındaki petrol akışı durdurulmalıdır. Barzani oligark hanedanlığını mali yönden besleyen kaynakların tümü kurutulmalı ve etkin bir ambargo uygulanmalı. Sürekli caydırıcılık ancak böyle sağlanır. KDP’nin TC ile ortak yürüttüğü işgal operasyonunu oruç ayına denk getirilmesinin ve cami vaazlarına sıkı denetim getirmesinin bir nedeni de Güney halkının işgale ve ihanete artan tepkisinden duydukları korkudur. Daha önce de Güneyli din ulemaları diktatör Erdoğan için “Süfyan” fetvası vermişlerdi!
PKK ve Kürt halkını uluslararası arenada pazarlayan ve hedef haline getiren düşmanın adıdır KDP. Kürt soykırım konseptinin uygulayıcısıdır. Düşmanlaşmış ve unsurlaşmış bir kliktir. TC faşizmi adına ve aile çıkarları için diplomatik, ekonomik ve askeri operasyonları yürüten asıl güç KDP’dir. Bakın Neçirvan İngiltere’de destek temaslarında daha dün Masrur Kürt kanıyla iftar açan diktatör Erdoğan’ın huzurunda ihanet için el pençe divan. Irak seçim denklemini kullanarak TC politikaları doğrultusunda Kandil, Şengal ve Maxmur işgali başta olmak üzere son kertede Rojava devrimini de boğma stratejisinin de akıl hocasıdır KDP oligark kliği. Kürt halkının bir düşman odağı olarak KDP’yi yeniden tanımlamaya ihtiyacı var. Bu oligark hanedanlık mensuplarına karşı uluslararası mercilerde tutuklama kararları ve Kürt halkından çaldıkları sermayeye ihtiyati tedbir hukuki gerekçeler yaratılmalıdır.
Daha önceki yazılarımızda da dikkat çekmiştik Kürt halkını ve direnişle elde ettikleri tarihi kazanımlarını jeopolitik çıkarlara kurban etmek isteyen küresel güçler var. Jeopolitik ve jeostratejik boşluklar handikaplar yarattığı gibi önemli fırsatları içinde barındırıyor. Fakat küresel ve bölgesel konjonktürel süreç buna uzun süre izin vermeyecek kadar da karmaşık bir iç dinamiğe sahip.
“Son muhteşem olacak.” diyen Şehit Çiyager Hevi’nin Medya Savunma Alanları’ndaki direnişte atan fedai ruhuna;
“Döğüşenler de var bu havalarda
El, ayak buz kesmiş, yürek cehennem
Ümit, öfkeli ve mahzun
Ümit, sapına kadar namuslu
Dağlara çekilmiş…” diyen Ahmet Arif eşlik ediyor. Yenilmez fedailik ilkesinin inancını da Ş. Armanc Kerboran yoldaş şu tarihi sözlerle ortaya koyuyor:
“Bizi durduramazsınız çünkü ‘Güneşli Güzel Günlerimizi’ gördük, şimdi onların şafağındayız ve ‘ileri gidiyoruz geri dönüş yok!’ Kararını biz çoktan verdik! Karanlığın üzerine yürüyoruz şimdi”
Özetle; Aktifleştirilen Kürt soykırım konseptine ve uluslararası komplo dinamiğine karşı fedai bir direniş ruhuyla ve toplumsal seferberlik eylemselliği ile ayağa kalkmak gerekiyor. Gerilla küresel emperyalizmin uşağı TC işgalciliğine karşı tarih yazıyor. Bu efsanevi direnişe layık olmanın onurunu yaşamalı her Kürt ferdi. Güney halkı Gerillayı bağrına basıyor. İhanetçi talancı işbirlikçi KDP ise lanetleniyor. Kürt ulusal ruhu PKK direnişiyle yeniden uyanıyor!
Serdem Amed
