Too Many Requests from Your Network
Please complete verification to access this content.
HABER MERKEZİ- DİYAR RÛMET’in Kaleminden
“Yapılması gerekenin bilimsel sosyalizmin bir bilim olarak güncelleştirilmesidir. Biz kendi pratiğimizde bunu yaptığımıza inanıyoruz. Bu anlamda dağılan sosyalizmin esası değil, döneme cevap teşkil etmeyen, eski dönemin taktik ve bazı stratejik hatalarıdır.
Sosyalizmin iddiaları her zamankinden daha çok insanlık için gereklidir. İnsanlık ya sosyalizmle var olacak ya da kapitalizmin barbarlığında yok olup gidecektir. Eğer insanlığın yok olmasını istemiyorsak sonuna kadar sosyalizmde ısrarlı olmalıyız.” Önder Apo
Kapitalist devletçi uygarlık canavarı 200 yıl önce Avrupa’da dişlerini kamaştırarak toplum kırım saldırısını başlattı. Devasa direnişler sergilendi ve büyük zaferler de ortaya çıktı. Ekim devrimi bunun en büyük ifadesiydi. Gelinen noktada kendi iç çelişkileri, sosyalizmin dogmatik yorumlarıyla tasfiyeye uğradı. Fakat sosyalizmin köklü mücadelesi toplumsal çelişkilerin yumaklaştığı yerde sürmeye devam etti. Bu yumaklar bütünü onu diyalektik açıdan zorunlu kılıyordu çünkü. Kürdistan Özgürlük Hareketi, Ekim Devrimi’nin “iktidar Sovyetler’e“ düsturunun politikleşmiş ifadesi olarak sosyalizmin bayraktarlığını yapma iddiasını Sovyetler’in çözülüşü ile daha da güçlendirdi. Sosyalizme olan saldırıların ideolojik ve askeri göğüsleyeni oldu. Stratejik yeniden doğuş ile bu hattın en büyük mirasçısı olarak pîr û pak şekilde yoluna devam etme gayretini sürdürdü.
Bir süredir Önderlik ile yapılan görüşmelerde sosyalizm vurgusunun en sık dile gelen nokta olmasının bir çeşit eleştiriyi barındırdığını düşünüyorum. TC’nin temsili olan MGK’nin fiiliyata geçirdiği “Çöktürme” konsepti ile Özgürlük Hareketi’nin özyönetim ile Türkiye’ye ideolojik politik açılımını ifade eden Türkiyelileşme ve onun kurgulandığı esas bağlam olarak Demokratik Ulus’tan görece geriye düşürmeyi hedeflediği, dolayısıyla 2019’da yapılan kısmi görüşmede küçük bakkal eleştirisi ile müdahale ettiği görülmüştür. Sosyalizme içkin olarak dar ulusal, kimlik vs. bölgesel yaklaşımlarından ziyade erişilen her yere ideolojik yayılmak ve erişilmeyen yer bırakmamak gerektiğinden ilk kimliğimizin sosyalist olmasının bilinciyle hareket edilmelidir.
Hem demokratik siyasetin kendi içindeki sınıfsal çelişkileri hem de devletin özel savaş rejimi ile yürüttüğü ideolojik mevzi savaşı sonucunda geriye düşüşler aşikardı. Toplumsallığın, kitleselliğin nicelik kaybı da buna delaletti. Fakat Önderlik politik kudreti ile bir denge halini yakalama gayreti ile direkt müdahil oldu ve ideolojik nokta hatırlatmaları ile bizleri tabiri caizse silkeledi. 8 Mart’tan Newrozlara büyüyen devrimci toplumsal ruh, gençliğin 4 Nisan Amara Yürüyüşü ile görkemli bir noktaya taşındı. Gençliğe ilişkin özel mesajında da toplumsallık ve sosyalizm vurgusuna içkin örgütlenme çağrısı öncüyü de çağıran bir mesajdı. Gençlik bu öncülük çağrısını hem nicelik hem nitelik yükseltmek adına yeni bir kampanya seferberliğine girişti. DEM Parti Gençlik Meclisi “Sosyalist yaşamda ısrar ediyoruz, özgür önderlik ile örgütleniyoruz!” şiarıyla mevcut konjonktür içerisinde olası bir adımın özgür Önderlik ile ancak mümkün olduğuna ve yine aynı şekilde onun ısrarcısı olduğu sosyalist yaşama erişme iddiasını ilan etti.
Bu kapsamda öncelenen halk buluşmaları ve kültürel, eğitsel atölyelerle hem kitleselliği, yani toplumsallığı tekrar mobilize etme hem de ona ideolojik bilinç kazandırma misyonu ile önderliğin parçaladığı MGK konseptini un ufak etme çabasında olacağı gözüküyor. Zira sosyalist toplumun inşası, sosyalist kültür ve insanın var olması ile mümkündür. Ekim Devrimi’nin Lenin şahsında ortaya çıkan özeleştirisi de bu noktada sosyalist kültürün olmayışına ilişkindi. Sosyalist kültür ve sosyalist insan da sürekli eğitim perspektifi ile yoğrulacak ve açığa çıkartılacaktır. Gençlik tam bu noktada öncü rolü ile bunu hedeflemektedir. Özgür Kürdistan Demokratik Ortadoğu hakikati bu hedefe varmakla mümkündür.”
Kaynak: Yeni Özgür Politika
