Türk devleti ile gerilla arasında son 40 yılın en şiddetli savaşının yaşandığını belirten YJA-STAR komutanı Cejne, AKP-MHP faşizminin gerilla direnişi karşısında tıkanma yaşadığını kaydetti.
HABER MERKEZİ – Kürdistan’ın birçok alanında işgalci Türk devletinin saldırılarına karşı HPG gerillalarının direnişi devam ediyor. İşgalci Türk devletinin kontra birlikleri devreye sokarak Kürt halkı üzerinde korku yaratmak ve halkı teslim almak istediğini söyleyen Şemzinan YJA-STAR komutanı Edessa Cejne, bu dönemde savaşta kirli işler için kullanılan kontra birliklerin oluşturulduğuna dikkat çekti.
Bölge halkının tek geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılığı işgalci Türk devletinin askeri operasyonlarından kaynaklı yapılamadığını vurgulayan Cejne, Şemzinan halkının açlıkla terbiye edilmek istendiğini ve ajanlık ile koruculuğun tek geçim kaynağıymış gibi dayatıldığını kaydetti. Halkın devletin bu tür baskılarına boyun eğmediğini belirten YJA-STAR komutanı Edessa Cejne Türk devleti ile PKK arasında yaşanan savaşı ANF’den Mahir Yılmazkaya’ya değerlendirdi.
PKK ile Türk devleti arasındaki savaş 24 Temmuz saldırıları ardından düşük yoğunluklu olmaktan çıkmış orta yoğunluklu bir savaşa dönüşmüş durumda. Bu savaş Şemzinan’a nasıl yansıyor?
Öncelikle şunu belirtmek gerekiyor, aslında PKK’nin 40 yıllık mücadele tarihinde bu yıla kadar belki de hiç böylesi ciddi bir savaş yaşanmadı. Özellikle 24 Temmuz 2015 saldırıları ile yeniden başlayan savaş süreci bu yıl itibariyle denilebilir ki en üst seviyeye ulaşmış durumda. Türk devleti ile savaş sadece Medya Savunma Alanları ve Bakurê Kürdistan’da değil, Başurê Kürdistan’da, Rojava’da ve bir bütün olarak çok geniş bir alanda yaşanıyor. AKP-MHP faşizmi gerilla direnişi karşısında bir tıkanma yaşıyor.
Türk devleti yaşanan bu sıkışıklığı aşmak için mevcut saldırgan politikalara başvurarak sonuç almak istiyor. Bakur, Başur ve Rojava’da sonuç almak istiyor. AKP-MHP faşizmi Kürdistan özgürlük gerillasını inkar ve imha politikaları karşısında engelleyici görüyor. Kürt halkını soykırımdan geçirebilmek için öncelikle bu engeli ortadan kaldırması gerekiyor. Xakurkê, Efrîn ve Şengal saldırıları da bu temelde geliştirildi. Önümüzdeki süreçte Türk devleti ile savaşın daha da şiddetleneceğini herkes bilmeli.
PARAMİLİTER ÇETELER DEVREDE
İşgalci Türk ordusu Şemzinan’da ve sınır hattında bulunan tepelerdeki asker ve askeri teknik donanımını arttırırken konumlandığı sınır hatlarındaki tepelere paralel olarak daha içlerde bulunan tepelerde de üslenmeye ve karakollar kurmaya başladı. Türk ordusunun Şemzinan’daki bu paralel konumlanması aslında beraberinde fiili bir tampon bölgenin de oluşmasına da yol açmış durumda. Birbirine paralel bu iki bölge arasında özel birlikler tarafından yoğun pusulama yapılıyor. Bu birlikler gizli ve halka görünmeden hareket ediyorlar.
Gerilla direnişi karşısında şaşkına dönen işgalci Türk devleti askerlerine de bu şekilde nefes aldırmaya ve psikolojik olarak rahatlatmaya çalışıyor. Türk devleti sadece bununla da kalmayarak bir dönem sıkça başvurduğu JİTEM, Hizbullah, Hançer Timi ve Esedullah Timi benzeri kontrgerilla taktiklerine son dönemde yeniden başvurmuş durumda. Türk devleti kontra birlikleri devreye sokarak Kürt halkını sindirmek ve teslim almak istiyor. Bilindiği gibi özel bir örgütleme olan kontrgerilla ağırlıklı olarak savaşta kirli işlerde kullanılan kişilerden oluşturulmakta. Özel eğitimlerden geçirilen ve tim gibi küçük gruplar ile hareket eden kontra birlikler birçok kılığa girerek bölgede hareket etmekteler.
HALKA KORUCULUK VE AJANLIK DAYATILIYOR
Yine özel birliklerce yapılan pusulamalar, karakollardan sürekli olarak rastgele alanın obüs ve havanlarla vurulması halkın tarla, bahçe ve yaylalarına çıkışına engel oluyor. Özellikle sivil yerleşim yerlerinin hedeflenmesi, hayvanların telef olması ve tarım alanlarının hasar görmesi Şemzinan halkını oldukça kaygılandırmakta.
Bölge halkının tek geçim kaynağı olan tarım ve hayvancılık yoğun saldırı ve operasyonlardan dolayı yapılamıyor. Tarım ve hayvancılık Şemzinan halkı açlıkla terbiye edilmek isteniyor. Ajanlık, koruculuk tek geçim kaynağı olarak bırakılmak isteniyor. Yalnız Şemzinan halkının ezici bir çoğunluğu sömürgeci Türk devletinin bu kirli politikalarına boyun eğmiyor. Ajanlık ve koruculuk dayatmalarını reddediyor.
Türk devletinin büyük saldırılar geliştirdiğini belirttiniz, bu saldırılar ile ne amaçlanıyor? Gerillanın bu saldırılara karşı geliştirdiği direniş hangi boyutta?
Kuşkusuz bir işgal girişimi ve bu işgale karşı da gerillanın Apocu fedai ruh ile ortaya koyduğu direniş durumu söz konusu. AKP-MHP faşizmi Kürt Özgürlük Hareketi’ni tasfiye etmek için, kış aylarından bu yana saldırılarını yoğunlaştırarak devam ettiriyor. Şunu belirtmek gerekiyor tabi sömürgeci Türk ordusunun başarısız olduğunu, yaptıkları operasyonlardan sonuç alamadıklarını vurgulamak gerekiyor. İşgalci Türk ordusuna karşı gerillalarımız bugüne kadar birçok etkili eyleme imza attı. Bu eylemlerde onlarca sömürgeci Türk askeri öldürüldü. Türk ordusunun Şemzinan’daki hareketliliği ve saldırıları her geçen gün arttı. Saldırıların artmasına rağmen gerillanın bahar başında verdiği birkaç kayıp dışında herhangi bir kaybı olmadı.
Kürdistan özgürlük gerillası karşısında karadan savaşacak güç ve cesaretleri olmadığı için teknik üstünlüğü ile sonuç alacaklarını düşünüyorlar. Faşizm bütün imkanlarını kullanarak kısa sürede sonuç almak istiyor. Kürdistan özgürlük gerillası da kahramanca direnişiyle Türk devletinin bütün imkanlarını seferber ederek gerçekleştirdiği saldırıları boşa çıkarıp, sonuç almasını engelliyor. Bu durum aslında gerillanın her zamankinden daha güçlü bir konumda olduğu gerçeğini de ortaya koyuyor.
GERİLLA YENİ TARZ VE TAKTİK UYGULUYOR
Herkesin şunu çok iyi bilmesi gerekiyor. Gelişebilecek her saldırıya cevap verebilecek güçte olduğumuzu 40 yıllık pratiğimize bakarak anlamak ve görmek mümkün. Gerilla yeni tarz ve taktik ile işgalci, sömürgeci, soykırımcı faşist AKP/Erdoğan diktatörlüğünün imha ve tasfiye saldırılarını boşa çıkarıyor. Gerilla daha hassas, daha incelikli ve derinlikli olmalı. Gerilla ancak bu yol ve yöntemle düşman yönelimlerini boşa çıkartabileceğini çok iyi biliyor.
Bu temelde de her HPG ve YJA-STAR gerillası üzerine düşen görev ve sorumluluğu yerine getirerek işgalci, sömürgeci AKP-MHP faşizmini boşa çıkartmayı sürdürecek. Gerillanın bu süreçte en temel görevi sadece düşmanı boşa çıkarmak değil, aynı zamanda düşmanı bozguna uğratmak. Direnişi süreklileştiren HPG ve YJA-STAR gerillaları AKP-MHP faşizminin ayakta kalmasına izin vermeyecek.
Son dönemlerde Agiri Mazlum Pirdoğan, Hamza Baz Tekoşin, Atakan Mahir gibi şehadetler yaşandı. PKK’ye yönelik büyük bir yönelimin yaşandığı bu dönemde Gerillanın iddia, hedef ve amacı nedir?
PKK bugüne kadar şehitlerin öncülüğünde yürüdü, büyüdü ve zaferler kazandı. PKK bugünlere bu şekilde geldi. PKK şehitlerin anılarının ve yaşamlarının örgütlü eyleme dönüşmesidir. PKK bugünlere şehitlerin intikamını alarak geldi. Haki Karer yoldaşın intikamı bizi partileştirdi. Mazlumların, Kemallerin, Hayrilerin zindan direnişleri bizi ülkeye geri döndürdü.
Karasungurların, Egîdlerin intikamı bizi gerillalaştırdı ve gerilla ordusu haline getirdi. Berivan, Beritan ve Zilanların intikamı tarihin en büyük devrimi olan kadın özgürlük devrimini ortaya çıkardı. Uluslararası komploya karşı gelişen Güneşimizi Karartamazsınız eylemleri ile intikam mücadelesi fedai tarzda gelişti.
BİZİM İÇİN HER YER SAVA ALANI, HER YER HEDEFTİR
Şimdi Agiri Mazlum Pirdoğan, Hamza Baz Tekoşin, Atakan Mahir, Zeki Şengali yoldaşların anıları, intikamı 40. parti yılında bizi zafere taşıyacak. Kürdistan özgürlük devrimini zafere taşıyacak. Kadın özgürlük devrimini zafere taşıyacak. Demokratik Ortadoğu ve Türkiye devrimini zafere taşıyacak. Biz bu inançtayız, bu temelde hareket ettik ve edeceğiz.
Onun için diyoruz ki; Agiri, Hamza, Atakan, Roni, Zeki yoldaşlar başta olmak üzere Kürdistan devrim mücadelesinde devrimcileri kalleşçe katledenler asla sevinmesinler. PKK bir intikam hareketidir. Onların intikamını misliyle alacak. Hem de çok yakında alacak. Şehitlerimizin intikamını alacak güç ve cesaret partimizde var. Kürdistan özgürlük gerillamızda ve Kürt halkında var. Bunu herkes böyle bilmeli ve nasıl intikam alınacağını geri dönüp 39 yılın sonuçlarına bakarak görebilirler. İntikam yakındır. Bizim için her yer savaş alanı, her yer hedeftir.