PAJK: Özgürlüğe susamış kadınları Rêber APO’nun geliştireceği demokratik sürece öncülük yapmaya çağırıyoruz

HABER MERKEZİ – Partîya Azadîya Jinên Kurdistan (PAJK) İmralı İşkence Sisteminin 26. yıl dönümü nedeniyle yazılı bir açıklama yayınladı

Kürt halkı ve dostları öncülüğünde 10 Ekim 2023’te 74 ülkede eş zamanlı startı verilen “Önder Apo’ya fiziki özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” hamlesi komplonun boşa çıkarılması açısından önemli sonuçlar doğurduğunu belirten PAJK, Özgürlüğe susamış kadınları Rêber APO’nun geliştireceği demokratik sürece öncülük yapmaya ve Kürt soykırım gününü Kürt özgürlük gününe çevirme bilinciyle eylem alanlarına akmaya ve süreklileştirmeye çağırdı.

PAJK Koordinasyonu açıklaması şöyle: 

“Komploya karşı bedenlerini siper ederek “Güneşimizi Karartamazsınız” şiarı ile Önder Apo etrafında mücadele çizgisini belirleyen Halit Oral, Rotinda, Kurde yoldaşlar şahsında büyük devrim şehitlerimizi saygıyla, minnetle anıyor, mücadeleyi zaferle taçlandıracağımızın sözünü yineliyoruz.

İmralı İşkence Sisteminin 27. yılını karşılayacağımız bir sürece önemli ve kritik gelişmelerin ışığında giriyoruz. 15 Şubat 1999 uluslararası komplosuyla haince bir şekilde İmralı rehine sistemine alınan Önder Apo 15 Şubat’ı Kürt Soykırım Günü olarak tanımladı. 200 yıldır uygulanan Kürt soykırım sistemi, 1. Dünya Savaşı sonrası 15 Şubat 1925’te Şeyh Sait direnişinin katliamla bastırılması ve 3. Dünya Savaşı sürecinde de Önderliğin İmralı’da rehin tutulması ile tamamlanmak istendi. Uluslararası komplo, Ortadoğu’ya yönelik ABD ve müttefiklerinin işgallerini kolaylaştırmak için gerçekleştirildi. Bu komplo, Üçüncü Dünya Savaşı’nın en yoğun ve sonuç alıcı aşamalarından biri olarak ele alındı. Önderlik öncülüğünde sergilenen direniş soykırım uygulamalarını başarısızlığa uğratmış, Kürt sorunu artık herkesin gördüğü, tartıştığı, üzerinde hesaplar yaptığı bir konu haline gelmiştir.

Kürt halkı ve dostları öncülüğünde 10 Ekim 2023’te 74 ülkede eş zamanlı startı verilen “Önder Apo’ya fiziki özgürlük, Kürt sorununa siyasi çözüm” hamlesi komplonun boşa çıkarılması açısından önemli sonuçlar doğurdu. Bu kapsamda yıl boyunca dünyanın dört bir yanında Önder APO’nun özgürlüğünde kendisinin, halkların özgürlüğünü gören milyonlar, farklı eylemlerle hamleyi güçlendirdiler. Dünyanın her yerinde kadınlar “Önder APO’nun özgürlüğü özgürlüğümüzdür” diyerek eylemlere öncülük etti. Bu küresel mücadele sonucunda Önderliğin 26 yıllık mutlak esaret durumu ile Önderlik şahsında Kürt sorunu bölgesel ve uluslararası çözümü dayatan bir aşamaya geldi. Bu nedenle dünya düzeninin yeniden dizayn edildiği bu süreçte Türk devleti Önder Apo ile görüşme sürecini başlattı.

Önderliğin 23 Ekim’de yeğeni Ömer Öcalan’la, 28 Aralık ve 22 Ocak’ta Dem Parti İmralı heyetiyle yaptığı görüşmelerde Kürt sorununa karşı çözüm perspektifi kamuoyuna deklere edildi. Önderlik ilk görüşmede, Kürt sorununun demokratik çözümü açısından “şiddet zemininden çıkaracak ve hukuki-siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahip olduğunu” dile getirdi. İkinci görüşmede ise 7 maddeden oluşan çözüm için gerekli ilkesel yaklaşımları ortaya koydu. Yine söz konusu Dem Parti Heyeti, bir plan doğrultusunda mecliste yer alan partilerin genel merkezleri ile bazı önemli şahsiyetleri ziyaret edip Önder Apo ile yaptıkları görüşme hakkında bilgilendirdi. Önder APO etrafında oluşan gündem bir kez daha gösterdi ki, Önder APO esas çözüm gücüdür. Rêber APO’nun inisiyatif alarak başlatmak istediği süreç henüz tartışma aşamasında olsa bile daha şimdiden bir kez daha savaş yerine demokratik çözümü ana eksene oturtarak, kadınlara, ezilen halklara ve dünya insanlığına umut ışığı olmuştur. Kapitalist hegemon güçlerin savaş, yıkım kan, acıyla kurmak istedikleri dünya düzenine karşı gerçek anlamda demokratik modernite güçlerinin sesi olmuş ve kadın özgürlüğüne dayalı demokratik düzenin inşasının mümkün olduğunu göstermiştir. Nasıl ki yıkıcı, sömürgeci güçler tarihi sosyal-kültürel-coğrafik gerçekliği ve demokratikleşme ihtiyacını hiçe sayarak savaşta ısrar ediyorsa buna karşılık başta Kürtler olmak üzere bu toprakların sahibi tüm halklar ve yaşamı yaratan kadınların da kendi özgürlük projelerinde ısrar etmeleri gereken tarihsel dönemdeyiz.

Tüm bu gelişmeler kuşkusuz Önder Apo’nun muazzam direnişinin, kadınların öncülüğünde gelişen toplumsal mücadelenin, Kürdistan gerillasının yenilmezliğinin sonucudur. Sonuçta Kürdistan ve Ortadoğu’daki gelişmelerin temel belirleyeni bir kez daha Önder Apo olmuştur. Komplonun yıl dönümünde Önderlik büyük bir komployu boşa çıkarmanın adımlarını atıyor. Önder Apo 21. Yüzyılın komplosunu demokratik siyaset ortamını yeniden yapılandıracak bir hamlenin hazırlığı temelinde karşılayacağını deklere etti. Bu süreçte bir kez daha kadınlara özel önem atfettiğini dile getirdi. Bizler de Önder Apo’nun amansız çabaları ile kadın partileşmesinde, ordulaşmasında, örgütlenmesinde büyük adımlar attık. İmralı işkence sisteminde bile Önderlik kadın özgürlüğü için hep emek sahibi oldu. Kadının kendisi olmasını xwebun ile ifade etti, erkek egemen bilimci-dinci-cinsiyetçi-milliyetçi akla karşı kadın özgürlüğüne dayalı kadın bilimi jineolojiyi geliştirdi, kadının demokratik konfederal sistem örgütlenmesinin perspektiflerini oluşturdu. Rêber Apo’nun kadın eksenli geliştirdiği tüm bu çalışmaların sonucunu bugün dünyanın dört bir yanında yankılanan ve dünya kadınlarını eyleme geçiren Jin-Jiyan-Azadi sihirli formülünün somutlaşmasında görüyoruz.

Uluslar arası komplonun sadece Rêber APO’yu, Kürtleri hedeflemediği tüm Ortadoğu halklarını, kadınları esaret altına aldığı, geleceğini kararttığı gerçeği bugün çok çıplak bir biçimde yaşanmaktadır. 3. Dünya savaş gerçekliğinde oldukça tehlikeli bir aşamaya varmış olan komployu yenilgiye uğratmak amacıyla Rêber APO’nun atmak istediği tarihi adımın başarısı için tüm gücümüzle mücadeleyi sürdüreceğiz. Reber APO’nun fiziki özgürlüğü, sağlığı ve güvenliğini sağlamak, İmralı rehine sisteminin parçalanmasından geçmektedir. Bu anlamda tarihe KARA GÜN olarak geçen 15 Şubat uluslar arası komplosunun 26. yıldönümünde başta Kürdistanlı kadınlar ve gençler olmak üzere tüm insanlığı Önderliğin fiziki özgürlüğünü dolayısıyla kendi özgürlüğünü gerçekleştirmeye çağırıyoruz. Bizlere demokratik-ekolojik-kadın özgürlükçü paradigma ile yeni yaşamı bahşeden Önder Apo’nun fiziki özgürlüğü sağlanana kadar kesintisiz bir eylem hattının yakalanması elzemdir. Bu kapsamda düzenlenecek tüm eylem ve etkinliklere kadınların öncülük yapması temel bir görevdir. Özgür Önderlik aynı zamanda özgür kadındır. Özgürlüğe susamış kadınların Rêber APO’nun geliştireceği demokratik sürece öncülük yapmaya ve Kürt soykırım gününü Kürt özgürlük gününe çevirme bilinciyle eylem alanlarına akmaya ve süreklileştirmeye çağırıyoruz.”