HABER MERKEZİ – Berlin’den 20 yaşındaki Carlos ve Frankfurt’tan 19 yaşındaki Sarah isimli Fridays for Future (FFF) aktivistleri 29 Kasım’daki “Küresel İklim Eylem Günü”ne kadar sürecek 7 gün sürecek bir açlık grevi eylemine girdi. Gençler Türk devletinin Rojava’daki işgali ile Şili’deki halk ayaklanmasına yönelik kullanılan şiddetin son bulması için Alman hükümetinin devreye girmesini talep ediyor.
Hem Rojava hem de Şili’deki aktivistlerin kendilerinden dayanışma beklediğini belirten gençler Alman hükümetinden somut olarak şu dört talepte bulunuyorlar: “İklim paketinin yeniden müzakere edilmesi, FFF’nin taleplerinin yerine getirilmesi. Herkes için grev yapma hakkı, Türkiye’nin Rojava’ya yönelik savaşını ve Şili’deki ayaklanmaların bastırılmasının açık olarak kınanması, Türkiye’ye kapsamlı bir silah ambargosunun uygulanması.”
‘ROJAVA’NIN EKOLOJİSİ TEHDİT ALTINDA’
Bir yandan Rojava’da ekolojiyi temel ilkelerinden biri yapan ve Türk rejiminin Alman silahlarıyla yürüttüğü insanlık dışı savaş nedeniyle hayatları tehdit altında olan bir topluluk bulunduğu ifade eden gençler devamla şu hususa dikkat çektiler:
“Öte yandan Şili’de baştan beri ‘sosyal kriz aynı zamanda ekolojik bir krizdir’ sloganıyla ayaklanmaya katılan bir kitle mevcut. Bu duruşları yüzünden askerler ve polisler tarafından acımazsızca saldırıya uğruyorlar. Bu eylemimizle mücadelelerine katkı sunmak istiyoruz, çünkü ekolojik krizin çözümü sosyal ve uluslararasıdır.”
Birleşmiş Milletler’in İklim Konferansı nedeniyle 29 Kasım’ı eylem günü olarak seçtiğini hatırlatan gençler “Bu süreli açlık greviyle herkesi uyandırmak, iklim adaleti mücadelesinde yeni adımlar atmak ve İklim Değişikliği Konferansı’ndaki liderlere hareketimizin daha fazla göz ardı edilemeyeceğini göstermek istiyoruz” diye konuştular.
29 Kasım’da açlık grevlerini sonlandıracaklarını belirten akitvistlerin açıklaması devamla şu şekilde: “O zamana kadar şehirlerde, sokaklarda, hendeklerde ve çok daha ötesinde daha fazla insanı sosyal ve ekolojik bir gelecek için birlikte çalışmaya motive edeceğimizi ve dayanışma ve kararlılık için yön gösterici olacağımızı umuyoruz.
