RIHA – İmralı Yüksek Güvenlikli F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Hamili Yıldırım, Veysi Aktaş ve Ömer Hayri Konar’ın yakınlarıyla birlikte Ramazan Bayramı dolayısıyla İmralı Adası’na götürülen Mehmet Öcalan, ağabeyi olan Halklar Önderi Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmeyi Mezopotamya Ajansı’na (MA) Erdoğan Alayumat’a anlattı.
Halklar Önderi Öcalan’la 11 Eylül 2016 yılında 50 Kürt siyasetçinin açlık grevi dolaysıyla yaptığı görüşmeden sonra yine bir açlık grevi dolaysıyla 12 Ocak 2019 tarihinde görüşebilen Mehmet Öcalan, yaptıkları bir saatlik görüşmede Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerden Şengal’in son durumuna, Türkiye siyasetine ve açlık grevlerine dair pek çok konu hakkında konuştuklarını aktardı.
ÇOK KÖTÜ VE AĞIR BİR ARAMA
Ağabeyiyle yaptığı görüşmeden önce adaya götürülüş biçimleri üzerinde duran Mehmet Öcalan, görüşme öncesi birçok kez arama noktasından geçirildiklerini belirtti. İlk noktada çok detaylı bir aramadan geçirildiklerini dile getiren Öcalan, karşılaştıkları bu uygulamalara dair şunları belirtti: “20 yıldır İmralı Adası’na gidip geliyorum ama ilk defa bu kadar kötü ve ağır bir aramadan geçirildim. Bu kadar anlamsız bir uygulama başka bir yerde yoktur. Çok rahatsız oldum, kabul edilebilir gibi değildi. İlk arama noktasından geçtikten sonra 4 ya da 5 arama noktasından daha geçtik. Ardından cezaevine girebildik. İmralı’da bulunan diğer tutukluların da aileleri gelmişti. Bizi iki kısıma ayırdılar. İlk kısımda Veysi Aktaş’ın kız kardeşi ve Ömer Hayri Konar’ın erkek kardeşi, ikinci kısımda ise ben ve Hamili Yıldırım’ın ailesi vardı. Diğer üç aile ayrı ayrı odalarda açık görüş gerçekleştirdi biz de salonda görüş gerçekleştirdik.”
ŞENGAL HALKI’NA MESAJ
Mehmet Öcalan, sonrasında yaptıkları görüşmede ise ağırlıklı olarak açlık grevleri, Kuzey Suriye ve Şengal’in son durumunu konuştuklarını kaydetti. Mehmet Öcalan, görüşmede Şengal halkının kendisini ve Kürt Özgürlük Hareketi’ni çok sevdiklerini söylediği PKK Lideri’nin “Doğrudur, ben de kendilerini çok seviyorum. Şengal’ın özgürlüğü için iki olaydan söz edebiliriz. İlki Dewrêşê Evdî, ikincisi ise bizim arkadaşlarımızın mücadelesidir. Şengal’den Rakka’ya kadar bütün bir geniş alanda Êzidî halkı katliama uğradı. Ancak bütün bu alanlarda katliam yapan güçleri bertaraf ettik ve Êzidî halkının intikamını almayı başardık. Bu yüzden mutluyuz. Şengal halkına sonsuz hürmet ve saygılarımı gönderiyorum. Onlar artık endişe etmesinler, kendi özgür yaşamlarını kurmaya devam etsinler” dediğini belirtti.
ÖZGÜRLÜK İÇİN DAHA FAZLA MÜCADELE
Abdullah Öcalan’ın Şengal ile birlikte Kuzey Suriye için de değerlendirmelerde bulunduğunu ifade eden Mehmet Öcalan, ağabeyinin bu konuda “Kuzey Suriye halkının özgürlükleri için daha fazla mücadele etmesi gerekiyor. Ancak bunu bütün Suriye halkları ile yapmaları gerekir. Suriye’nin birliği için bütün halkların ortak yaşamı hep birlikte inşa etmeleri gerekir. Bunu başarabilirlerse kimse bunu sonlandıramaz” dediğini ifade etti.
‘ÇÖZÜME DAİR YENİ YÖNTEMLER GELİŞTİRİLMELİ’
Mehmet Öcalan, PKK Lideri’nin açlık grevlerine ilişkin ise, “Açlık grevleri bir eylem yöntemi, ancak bir yere kadar uygulanabilir. Bir yerden sonra ise herkese zarar verebilir. Bu aşamadan sonra daha çok demokratik halk eylemliklerinin geliştirilmesi gerekiyor” değerlendirmelerinde bulunduğunu aktardı.
Öcalan’ın, hem Türk hem de Kürt siyasetine dönük eleştirileri olduğunu da ifade eden Mehmet Öcalan, şunları söyledi: “Tamamen tıkanan bir dönemden geçtiklerini, imha ve savaş politikaları ile bir sonuç alınamayacağının altını çizdi. Türk devletinin imha ve savaş politikası ile bir sonuç alamayacağını, bu nedenle de yeni bir yönteme ihtiyaç olduğunu söyledi. Hem devlet hem de PKK’nin çözüme dair yeni yöntemler geliştirmesi gerektiğini belirtti. Yine ‘Ölümler üzerinden bir çözüm bulunamaz. Sorunun çözümüne dönük, onurlu bir barışa gidecek yöntemler geliştirilmeli. İmha politikaları ile bir çözüm bulunamaz’ değerlendirmelerinde bulundu.”
AİLELERE BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ
Mehmet Öcalan, ağabeyinin açlık grevleri sırasında tecridi protesto etmek amacıyla yaşamına son verenlerin ölümlerinden büyük bir üzüntü duyduğunu da belirtti. PKK Lideri’nin yaşamına son veren herkesin ailelerine tek tek başsağlığı mesajlarını iletip, bu ölümlerin yaşanmamasını istediğini söyleyen Mehmet Öcalan, ağabeyinin bu konuda “Bu ölümler hem ailelerine hem de bana çok büyük zarar verdi. Bu doğru değil. Siyaset açlık grevleri üzerinden bir yere kadar yapılır sonuna kadar yapılmaz. 8 arkadaş yaşamlarına son verdi. Hem Avrupa’da hem Güney Kürdistan’da hem de Türkiye cezaevlerinde açlık grevleri oldu. Cezaevlerinde olanlar zaten dört duvar arasında, burada siyaset zaten yapamazlar. Bulundukları yerler itibariyle zaten zor koşullarda yaşıyorlar. Dışarıda bulunanlar çok daha fazla olanağa sahipler ve çok daha fazla yöntem geliştirebilirler. Dışarıda olanlar örgütlenmelerini yapıp güçlensinler ve demokratik tepkilerini bu anlamda geliştirsinler. Bu yöntem daha doğru bir yöntem olur” değerlendirmelerinde bulunduğunu kaydetti.
‘İMKANLAR YARATILIRSA TIKANIKLIK AÇILIR’
Abdullah Öcalan’ın Kürt sorununa dair çözüm kanallarının tıkanması konusunda hem devlete hem de demokratik kurumlara eleştirilerde bulunduğunu da söyleyen Mehmet Öcalan, imkan yaratılması halinde bu tıkanıklığı açabileceklerini vurguladığını belirtti. Mehmet Öcalan, ağabeyinin bu noktada daha önce de sarf ettiği gibi “Savaşla ölümlerle bu sorun çözülmez” dediğini kaydetti.
O SORUYA VERDİĞİ YANIT: BİRAZ BEKLEMEK GEREK
Mehmet Öcalan, ağabeyine İmralı’da başlayan görüşlerin devam edip etmeyeceği yönünde bir soru yönelttiğini de ifade etti. Öcalan’ın bu soruya yanıtı şöyle oldu: “Ne görüşme kanallarının tamamen açıldığını söyleyebilirim ne de kapandığını söyleyebilirim. Biraz beklemek gerek. Eğer ki bu kanallar tamamen açılırsa herkes için iyi bir şeydir. Ancak tamamen kapanırsa herkes için yıkım getirecektir.”
‘GÜNDEMİNDE SEÇİM YOKTU’
PKK Lideri’nin sohbetleri sırasında 23 Haziran’da yenilenecek İstanbul seçimlerine hiç değinmediğini söyleyen Mehmet Öcalan, ağabeyinin son olarak Ramazan Bayramı vesilesiyle herkesin bayramını kutladığını kaydetti.
