HABER MERKEZİ – HPG BİM, Türk devletinin, kendileriyle bölgedeki sorunların çözümü için diyalog kuran Irak ordusu komutanlarını bilinçli olarak hedef aldığını bildirdi. BİM, ”Diyalog ile çözüm adına hiçbir şeyi kabul etmeyerek resmi Irak bayrağının asılı bulunduğu araçlara vahşice saldırdı” dedi. Saldırı, Irak Cumhurbaşkanlığı, Dış işleri Bakanlığı ve Meclisi tarafından protesto edilerek kınandı. Nota verileceği açıklanan Türkiye’nin Savunma Bakanı Akar’ın ziyareti de iptal edildi. Federe Kürdistan Hükümeti ise utanç verici bir açıklamayla Türk devletine sitem bile edemedi.
Türk devletine ait Silahlı İnsansız Hava Araçlarının (SİHA) önceki gün Hewlêr’in Soran ilçesine bağlı Sîdekan kasabasında düzenlediği saldırıda Irak Sınır Muhafızları (IBP) 2. Sınır Tümen Komutanı Muhammed Reşid Süleyman ile 2. Sınır Tümen Komutanlığına bağlı 3. Birlik Komutanı Yarbay Zübeyir Hali Taceddin yaşamını yitirdi, Yarbay Hüsameddin Abdurrahman Hasan ve bir asker de yaralandı. Irak Sınır Muhafızları 2. Sınır Tümeninde yörevli Yarbay Muhsin Aziz, “Türk uçakları Bêrmey Dindaran bölgesinde bizi hedef aldı. İki şehit verdik” dedi.
Saldırıdan yaralı kurtulan askerler, Irak Sınır Muhafızları’nın Sîdekan ve Hacı Omeran kasabası sınırlarında yeni karakol kurduğunu söyledi. Irak Sınır Muhafızları birliği komutanlarının, bu bölgedeki konuşmalarıyla ilgili PKK’lilerle görüşmek için Bêrmey Dindaran köyü yakınlarına gittiği bildirildi. Saldırı anında bölgede bulunan Ethem Bas da şunları öne sürdü: “Saat 15.00 sıralarında görüşme bittikten sonra Sınır Muhafızları komutanları otomobillerine binerken bombardıman oldu. Olay yerinde üç kişi hayatını kaybetti, iki kişi de yaralandı. Hayatını kaybedenlerden ikisi Sınır Muhafızları’ndan Kürt komutanlardı. Ayrıca PKK’lilerden de Heval Egîd adında bir sorumlu hayatını kaybetti.”
Bağdat’tan saldırıya tepki
Irak Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü yaptığı açıklamada, saldırıyı şiddetle kınadı. Irak’ın toprak egemenliğinin ve Birleşmiş Milletler sözleşmesinin ihlal edildiği belirtilen açıklamada, saldırının komşuluk hukukuna da aykırı olduğu vurgulandı. Irak Dışişleri Bakanlığı’nın sabah saatlerinde yayınladığı basın bülteninde, “Irak, bu eylemi ülkenin egemenliği ve kutsallığının ihlali ve ülkeler arasındaki ilişkileri düzenleyen uluslararası sözleşme ve yasaları ihlal eden düşmanca bir eylem olarak görüyor. Türkiye, düşmanca eylemlerine son vermeli. Bu tür eylemlerin tekrarı, Irak sınırlarının ihlale devam edilmesi, sınırlarımızı ihlal eden Türk kuvvetlerinin geri çekilmesi için yapılan taleplere cevap verilmemesi iki ülke arasındaki ilişkileri yeniden gözden geçirmek için bir gerekçedir” denildi.
Akar’ın Irak ziyareti iptal edildi
İkili ilişkiler kapsamında Irak’a planlı bir ziyaret yapması beklenen Türk Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın gelişinin de iptal edildiği vurgulanan metinde, şunlar kaydedildi: “Türk Savunma Bakanı’nın Perşembe günü yapılması planlanan Irak ziyaretinin iptal edildiğini de duyuruyoruz. Dışişleri Bakanlığı, Türk büyükelçisini çağıracak, ona güçlü bir protesto notası verecek. Türkiye’nin ihlallerine karşı açık ve birden fazla seçeneğimiz bulunuyor.”
Derhal yanıt verilmeli
Hava saldırısına bir tepki de Irak Parlamentosu’ndan geldi. Irak Parlamentosu Başkan Yardımcısı Hasan Kerim Kabi, bombardımanın Ankara ile Bağdat arasındaki tarihi bağları ciddi bir şekilde zedelediğini ifade ederek, saldırıyı Irak’ın egemenliğinin ihlali olarak nitelendirdiklerini vurguladı. Saldırıyı şiddetle kınayan Kabi, “Bu saldırıların tekrarlanması tüm uluslararası hukukun ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarının açık bir ihlalidir. Bu ihlallere derhal yanıt verilmelidir” dedi.
Arap kurumları kınadı
Arap Parlamentosu Başkanı Dr. Meşal bin Fahm El Salami, operasyon ve bombardımanları kınadı. El Salami, Türkiye’nin saldırılarını durdurmak için Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne “acil eylem” çağrısında bulundu.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Gayt da yaptığı açıklamada, “Türk bombardımanını en sert biçimde kınıyoruz. Irak hükümetinin kendi topraklarına tekrarlanan Türk askeri saldırılarını durdurmak, ülkenin egemenliğini, güvenliğini ve istikrarını korumak için uluslararası alanda atacağı her adımı destekliyoruz” dedi.
Federe Kürdistan utandırdı
Federe Kürdistan Hükümeti’nden ise utanç verici bir açıklama yapıldı. Türk devletinin kınanmadığı, hatta sitem bile edilmediği açıklamada, şunlar söylenebildi: ” PKK ve Türkiye’nin savaş ve çekişmelerini Kürdistan Bölgesi ve Irak sınırlarının dışına taşımaları ve halkımızı kurban etmemeleri gerektiğini bir kez daha tekrarlıyoruz…. Kürdistan Bölgesi Hükümetinin bu çekişmeyi Kürdistan Bölgesi’nden uzaklaştırmak için her zamanki gibi bütün gücünü kullanacağını ve çaba göstereceği konusunda halkımıza güvence veriyoruz.”
HPG: Görüşme alanına saldırı
HPG Basın İrtibat Merkezi (BİM) de dün öğleden sonraki yazılı açıklamasında saldırıyı teyit ederek, şunları paylaştı: ”Irak hükümeti güçleri ile güçlerimiz bölgede yaşanan işgalci TC devletinin saldırıları ve sorunların çözümü için bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmelerin hemen ardından işgalci TC ordusu görüşme alanını bombaladı.
Bilinçli bir şekilde
TC devleti, Irak ordusuna ait araçlar, Irak resmi bayrağını taşımalarına rağmen bilinçli bir şekilde hedef aldı.
HPG’nin de şehidi var
Gerçekleştirilen bu saldırıda hem bizim hem de Irak ordusundan yetkililer şehit düşmüştür. Faşist TC devletinin bu saldırıda Irak ordusunu hedef aldığı çok açık bir şekilde görülüyor. İşgalci TC devleti, diyalog ile çözüm adına hiçbir şeyi kabul etmeyerek resmi Irak bayrağının asılı bulunduğu araçlara vahşice saldırdı. Tüm sorunların diyalog ile çözülmesi mümkünken faşist TC devletinin bu saldırısı sonucu olay gerçekleşmiştir.
TC’yi aklamaktan kaçının
Federe Hükümet adına katliamcı TC devletini aklayan ve soykırımcı devletin bu saldırganlığını bizimle olan çatışmalara bağlayan türden açıklamalar doğru olmamakla birlikte bölgedeki tüm halklar üzerinde olan tehlikeyi de göz ardı etmek anlamına geliyor. Bu tür açıklama ve faşist TC devletini aklayan söylemlerden kaçınılmalıdır.
Derin üzüntü ve başsağlığı
Yaşanan bu saldırılarda hayatını kaybeden Muhammed Reşid Süleyman ve Zübeyir Hali Taceddin’in başta değerli aileleri olmak üzere Kürt ve Arap halkı ile Irak devletine baş sağlığı dileklerimizi iletiyor, yaşanan şehadetlerden dolayı derin üzüntülerimizi belirtiyoruz.
Tüm halklar için tehdittin
Katliamcı TC devletinin, Osmanlı hayalleri ile yola çıktıkları ve geliştirdikleri işgal saldırılarına karşı Kürt ve Arap tüm halkların bu faşist zihniyete karşı ortak mücadele etmesi gerektiği ve bu faşist rejimin tüm halklar için büyük tehlike olduğu açık bir şekilde kendisini ortaya koymaktadır.”
Kaynak: Yeni Özgür Politika
