Enter your email Address

Cuma, Aralık 5, 2025
  • Kurmancî
  • Türkçe
[email protected]
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Anasayfa Derinlik Analiz

Başarmak İçin Ekolojik Toplum Değerlerini Özümseyelim

29/11/2025 - 0:01
içinde Analiz, Dergiler, Derinlik, Ekoloji, Gençlik, Haberler, Manşet, Önemli Başlıklar, Toplumsal, Tüm Haberler
Reading Time: 10 mins read
A A
Başarmak İçin Ekolojik Toplum Değerlerini Özümseyelim
PaylaşTweetle

HABER MERKEZİ – Senar Viyanın Kaleminden.

Başarmak İçin Ekolojik Toplum Değerlerini Özümseyelim

Kapitalist modernite son kaosunu yaşarken, bu kaostan en fazla etkilenen kesim gençlik olmaktadır. Bir yandan ataerkil ailenin sorun ve krizleri, diğer yandan kastik katil sistemin toplumu biçimleme çabalarının hepsi gençliği etkilemekte ve kendisine göre de biçimlendirmektedir. Özellikle yarattığı teknik canavarıyla artık gençliğin zekasıyla bile alay eder gibi denetime almak istemekte, ürettiği binbir hileyle nefes bile alamaz konuma getirmektedir. Dolayısıyla bugün çok yoğunca tartıştığımız toplumsal ekoloji sorunun temel kaynağını da burada görmek gerekmektedir. Ekolojik kırım ve katliam tamamen burada başlamakta ve gençlik üzerinde sürdürülerek toplumsallığımıza ve ardı sıra gelen diğer tüm yaşam alanlarımıza kadar uzanmaktadır.

Çünkü kapitalizme ya da onun daha açık biçimi olan devletli uygarlık sistemine kadar toplumun ekoloji sorunu oluşmamıştır. Ne zaman kâr keşfedilmiş, ondan sonra bizim de içinde olduğumuz fiziki ve biyolojik dünyaya saldırılarda başlamıştır. Doğada var olan diğer biyolojik alemlerin içinde insan, kendi kendisini de bir doğa olarak yaratmayı başarmıştır. Onun için insansal doğaya da ikinci doğa diyoruz. Ama insansal doğa elbette birinci doğanın bir kopyası gibi insanda şekillenir. Zaten bu dönemde insanın zihniyet dünyası da tamamen mimetik bir dünyadır. Yani insan yaşadığı ortamla uyumlu ve onu taklit ederek kendi dünyasını inşa etmektedir. Daha da ileri düzeyde bu dönem de insanla içinde yaşadığı doğa arasında bir çocuğun anayla olan ilişkisi kadar yalın ve sade bir ilişki vardır. Kendisinin dışındaki her şeyin de kendisi gibi canlı olduğu varsayılmaktadır. Onun için bu döneme animist dönem denmektedir. Animist dönemde toplumun ekoloji sorunu olmamıştır.

Toplumun ekoloji sorunu uygarlıkla birlikte başlamıştır. Çünkü uygarlık, Réber Apo’nun; “Uygarlığın manevi dünyasında doğa, çevre, toprak hep hakir görülür. Aslında bu yaklaşım ideolojiktir. Karşıtı temelinde geliştiği tarım-köy toplumunu aşağılamak ve kolayca yönetmek içindir.” dediği gibi doğaya karşı bir karşıtlık olarak kendisini inşa etmiştir. Devletli uygarlıkla birlikte doğa tam bir egemenlik alanı olarak görülmüş, günümüzde
ise “yer altı ve yer üstü zenginlik kaynakları” olarak tarif edilmiştir. Bitkilerin ve hayvanların peygamberi Zerdüşt geleneğine, “Tanrım, bu yiyeceği hazırlamak için, toprağı, bitkileri ve diğer yaratıkları gücendirmek gerekti. Ama bunu yapanların, insandaki ışığı beslemekten ve senin sözünü yaşatmaktan başka niyetleri yoktu.” diyen Mani’nin ekolojik duruşuna karşı öyle bir dünya yaratmışlardır ki, neredeyse içinde yaşanılamaz hale gelmiştir. Özellikle aydınlanma döneminin filozofları, aydınları ve en son sosyal bilimciler tamamen doğaya saldırı üzerinden kendilerini var etmişlerdir. Biyolojik doğayı hiçbir hikmeti ilmiyesi olmayan nesne, insanı da özne olarak tarif etmişlerdir.

Özellikle Darwinci “evrim teorisi” tüm sosyal bilimcilerin amentüsü haline geldiğinden Rêber Apo’nun “Avrupa bireyciliği toplumun ve ekolojinin katliamcısı konumuna düşmüştür. Bilginler (eleştirisiz, düzenin emrindeki bilginler) gerçeğin kasaplarıdır. Gerçeği parça parça edip ‘şuradan ye, buradan ye’ diyen kasabın bir hayvan üzerinde yürüttüğü doğramayı, onlar tüm doğa ve toplum üzerinde yürütüyorlar. Önce ‘deneme ve gözlem yöntemi’ dediler, tanıdılar. Sonra ‘uygulama ve pragmatizm dönemi’ dediler, yiyip bitirdiler.” dediği gibi günümüzde hem birinci doğa hem de insansal doğa yaşanamaz hale geldiğinden S.O.S işareti vermeye başlamıştır. Artık zengini de yoksulu da dünyanın bu halinden şikayet eder konuma gelmiştir. Yani
her sınıf ve katmandan insanlığın en temel sorunu ekoloji sorunudur.

Dolayısıyla ekoloji sorunu derken ekolojiyi, basit çevre sorunu olarak da algılamamak gerekmektedir. Kastik katil sistem, yani iktidar ve devlet sorunu çözülmeden toplumun ekoloji sorununu çözmek de mümkün olmayacaktır. Yine paradigmamızın toplumsal sorunlar olarak öngördüğü ahlâk ve politika, zihniyet, ekonomik, endüstriyalizm, cinsiyetçilik, aile, kadın ve nüfus, kentleşme sınıf ve bürokrasi eğitim ve sağlık, militarizm, barış ve demokrasi sorunlarıyla doğrudan ilişkilidir. Onun için sadece “ekoloji sorunu” demiyor; toplumsal ekoloji hareketi olduğumuzu iddia ediyoruz. Çünkü toplumsal sorunların oluş karakterleri, çözümün de karakterini belirliyor. Demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü paradigma dememizin temel nedeni bu.

Paradigmamız iki temel ayak üzerinden kendisini tarif eder; toplumsal ekoloji ve kadın özgürlük mücadeleleri demokratik siyasete yön verirler.

Kadın özgürlüğünü ve ekolojiyi kendisine rehber almamış hiçbir ideolojik hareketin başarma şansı yoktur.

Nitekim reel sosyalist miras aslında bu gerçeği tüm açıklığıyla açığa çıkarmıştır. Onun için Rêber Apo, “sosyalizm anlayışım, tamamen reel sosyalizm pratiğinden yarattığım sonuçlardır” diyor. Reel sosyalizm bu iki özgürlük alanını görmediğinden yaşayamadı ve çözülüp karşıtı haline geldi. Bu nedenle Rêber Apo; “daha ayırt edici hususlar olarak ekolojist ve feminist toplum karakterinde gelişme sağlanması, demokratik siyaset sanatının işlevselleşmesi ve demokratik sivil toplum inşaları başarıyla atılması gereken adımlardır.” diyor. Bu iki temel ayak sağlam temellerde inşa edilmediği zaman reel sosyalizmin yaşadığı akıbetten de kurtuluş olmayacaktır.

Gençlik olarak bu kadar ağır tarihi gerçeği görerek ve kendimizi bu gerçeği tersine dönüştürebilecek güce ulaştırmak gibi ağır sorumluluklarımız var. Yine bununla birlikte yirmiyedi yıllık amansız sürdürülen İmralı direnişine giden yolda Réber Apo’nun “Öte yandan gençliğin inanılmaz eğitimsizliği ve kendilerini mutlaka eğitme gereği, beni dağa çıkıştan alıkoyuyordu.” sözünün üzerimizdeki ahlaki sorumluluğu var. Zaten sosyal bilimin alfabetik sıraya göre üzerimizde yürüttüğü hakikati parçalama ve kasap gibi doğrama gerçeğinin de ağır etkileri bunlara eklenince, kendimizi paradigmada derinleştirmekten ve özgürlük aşkıyla yeniden inşa etmekten başka bir seçeneğimiz bulunmamaktadır.

Başka türlü demokratik, ekolojik ve kadın özgürlükçü hata girme şansı yoktur. Hatta bizzat kendimiz başka yollara sapacak bütün eğilim ve tuzakları kendi bilinç ve duygu dünyamızda yok etmek durumundayız. Klasik deyimle bizi geriye çekecek olan bütün gemi ve köprüleri yakmalıyız. Yakmalıyız ki; zorlandığımızda, dara girdiğimizde hislerimiz, duygularımız bizi geriye değil, özgürlük şiarına doğru taşısın. Bunun için yaşam alanlarımızda gerçekleştireceğimiz her inşa çalışmaları da bu hakikate göre olmalı, savaş alanlarında kazandığımız fedaileşmeyi yaşam alanlarımızda gerçekleştirdiğimiz/gerçekleştireceğimiz inşa çalışmalarına da taşımalıyız.

Çünkü Rêber Apo, salt kendimizi eğitme sorunu değil, paradigmanın öncülük görevini de bize verdiği için görev ve sorumluluğumuzu doğru sahiplenmek zorundayız. Çünkü Rêber Apo; “Demokratik toplum mücadelesinde gençlik kategorisine daha özgün yaklaşmak gerekir. Gençlik toplumsallaşırken büyük tuzaklarla karşı karşıyadır. Bir yandan geleneksel ataerkil toplum koşullanması diğer yandan resmi düzenin ideolojik şartlanması altında bocalarken, dinamizmiyle yeniliklere açık bir yapısı vardır. Olup bitenler karşısında son derece toydur. Yaşlı toplumun etkisi altında kendine ne biçildiğini keşfetmekten uzaktır. Kapitalist toplumun baştan çıkarıcı binbir hilesi karşısında nefes bile alamaz. Tüm bu gerçeklikler gençliğe özgün, tuzaklardan çekici ve özüne uygun bir toplumsal
eğitimi zorunlu kılar. Gençliğin eğitimi büyük çaba ve sabır isteyen bir iştir. Bunun karşılığında dinamizmi ile destanlar yazabilecek ataklığa sahiptir. Amaç ve yöntemi iyi kavradığında başaramayacağı bir iş yoktur. Amaç
ve yöntemli yaşamı temel disiplin olarak görüp seferber olduğunda, sabır ve inadı eksik etmediğinde, tarihsel davalara en önemli katkıyı gerçekleştirebilir.

“Demokratik gençlik hareketinde böylesi nitelikler kazanmış kadrolar öncülüğünde gelişecek bir hamle genel demokratik toplum mücadelesinde başarının güvencesidir. Gençliğin dinamizminden yoksun bir toplum hareketinin başarı şansı sınırlıdır. Yaşlıların tecrübesi ve gençliğin dinamizmi tarihin her aşamasında kendini hissettiren birer olgudurlar. İkisinin bağını sağlam kuranların yürüyüşünde başarı oranı her zaman yüksek olmuştur. Günümüz gençliği için yüksek hayaller, ancak toplumsal sistem krizinden nasıl çıkılacağına ilişkin olarak anlam taşıyabilir. Hayalleri olmayan bir gençlik yozlaşmaktan ve yaşamı tümden kaybetmekten ancak gerçek hayallere dönüşle kurtulabilir. Kapitalist sistemin sonul krizi olan kaotik durumu kavramak gençlik için çıkış yapma
şartıdır. Bununla birlikte demokratik, kadın özgürlüğü ve ekolojik toplum değerlerini özümsemiş olmak tarihsel başarı imkânını ona verecek, bir yandan kendini doğru yapılandırırken diğer yandan özlenen toplumu da yapılandırmada gerçek rolün sahibi kılacaktır. Her şey gençliğin tarihsel toplumsal hamleye yeniden doğru ve yetkin katılmasıyla belirlenecektir.” diyerek bize umut bağlıyor.

Umuda layık olmak için kapitalist modernitenin topluma dayattığı kırım politikalarını öncelikle kendimizde dirilişe döndürmemiz gerekiyor. Onun mahşerin üç atlısı olarak içimize saldığı azami kâr, endüstriyalizm ve ulus devletçiliğini aşarak ekolojik yaşam alanlarını inşa etmek elbette temel görevimiz oluyor. Kendimizi tepeden tırnağa emek hareketine dönüştürerek kapitalizmin insanı işsizleştiren, emekten düşüren endüstrisini ret edecek, teknik ve endüstrinin sınırını ekolojiye ve temel ihtiyaçların karşılandığı sınıra dayandırarak yepyeni bir yaşamın sahibi olacağız. Rêber Apo bu görevi manifestoda şöyle tarif ediyor: “Bizim yeni dönem perspektifimiz demokratik ulus, eko-ekonomi ve komünalizm temelinde toplumun yeniden inşasıdır.”

Toplumsal ekolojinin, ekolojik toplumun inşası bizim toplumla birlikte gerçekleştirebileceğimiz bir inşa çalışmasıdır. Özgürleşmenin diyalektiği buradan geçiyor. Zaman zaman içimizde de “teorisi bizim olmayanın
pratiği de bizim olmaz” denir. Öyle de demeyeceğiz; onu, komünü olmayanın özgürlüğü de olmaz diyecek ve her şeyimizi komünleştirecek, kolektifleştireceğiz. Kolektif düşünecek, kolektif üretecek ve kolektif yaşayacağız. Bundan başka güvene layık olmanın ve başarmanın yolu yoktur.

Kaynak: Yurtsever Gençlik Dergisi Kasım-Aralık Sayısı

PaylaşTweetGönderPaylaşGönderTara
Önceki yazı

Qamişlo Şehitliği’nde 10 Bin 500 Mum Yakıldı

Sonraki Yazı

İsviçre’de Ulusal Diriliş bayramı Meşalelerle kutlanmaya devam ediyor

Sonraki Yazı
İsviçre’de Ulusal Diriliş bayramı Meşalelerle kutlanmaya devam ediyor

İsviçre’de Ulusal Diriliş bayramı Meşalelerle kutlanmaya devam ediyor

Besê Hozat: Sürecin İkinci Evresinde Özgürlük Yasaları Çıkarılmalı

Besê Hozat: Sürecin İkinci Evresinde Özgürlük Yasaları Çıkarılmalı

Manşet

  • İlham Ehmed Barış ve Demokratik Toplum Konferansı’nda Konuşacak
  • Kerboran’da Kitlesel Taziye Ziyareti
  • Koçyiğit İmralı Görüşmesini Anlattı
  • 11. Yargı Paketi Adalet Komisyonu’nda Kabul Edildi
  • Önder APO’dan İştar Meclisi Konferansı’na Mesaj
  • HPG BİM 2018’de Şehadete Ulaşan 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı
  • Ermeni Kültür Evi ve Ermeni Gençlik Hareketi Sanat Gecesi Düzenledi
  • Kürtler Her Halükarda Özgürlüğü Kazanacaklar

En Çok Okunanlar

  • HPG BİM 2018’de Şehadete Ulaşan 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı

    HPG BİM 2018’de Şehadete Ulaşan 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Önder Apo: Sürecin Başarıya Ulaşması İçin Tüm Gayretimi Ortaya Koyuyorum

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Kürtler Her Halükarda Özgürlüğü Kazanacaklar

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • HPG-BİM 2022 Yılında Şehit Düşen 6 Özgürlük Gerlillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • DEM Parti Komisyon Üyeleri: Görüşme Tutanaklarının Tamamı Paylaşılsın

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Şüpheli İki Genç Kadının Ölümü

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Komisyon ‘İmralı Ziyareti’ Gündemiyle Toplandı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • HPJ, Şehit Aryen Arê ve Êrîş Berxwedan’ı Andı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Koçyiğit İmralı Görüşmesini Anlattı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Halep’de Şehit Çiya Hozan Eğitim Devresi Sona Erdi

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
Şimdi Oynatılan
Nûçe Ciwan

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.

Bizi Takip Edin

  • Telegram
  • Whatsapp
  • Twitter
  • YouTube

Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Dil
    • Kurmancî
    • Türkçe
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojava
      • Rojhilat
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
  • Gençlik
    • Öğrenci
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.