Enter your email Address

Salı, Haziran 24, 2025
  • Kurmancî
  • Türkçe
nuceciwan2@gmail.com
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Anasayfa Derinlik Analiz

“APOCU TARZDA ÖRGÜTLENELİM, ÖRGÜTLEYELİM”

01/06/2025 - 11:10
içinde Analiz, Derinlik, Genç Kadın, Gençlik, Haberler, Manşet, Toplumsal, Tüm Haberler
Reading Time: 11 mins read
A A
“APOCU TARZDA ÖRGÜTLENELİM, ÖRGÜTLEYELİM”
PaylaşTweetle

HABER MERKEZİ- Ferzende İsyan’ın Yurtsever Gençlik Dergisine yazdığı yazı…

“Tarih tekerrür eder denilir, fakat tarih tekerrür etmez, aksine her an gelişir ve değişim sağlar. Tekerrür tekrarı vurgularken, zamanın ruhunu kendisinde barındırmaz. Zamanın ruhunu kendisinde barındırmadığından kaynaklı da bir geriliği ve durağanlığı da gösterir. Tarihin yaşatılması ise çok farklı bir olaydır. Diyalektik bağlamı iyi kurulduğunda toplumsal hatta evrensel deneyimlerin tüm gücünü kendisinde barındırdığından kaynaklı, sonuç alması büyük bir olasılıktır.
Bu bağlamda, günümüzde açığa çıkan toplumsal başkaldırı-hareketlenmeleri de bu gerçeklik ve gelenek ekseninde değerlendirmek daha doğru olacaktır. Aydın öğrenci gençlik hareketleri ve bu hareketlerin eylem gelenekleri ise bu başkaldırı kültürünün başında gelmektedir ve en etkili olanıdır. Yakın tarihte çokça tartışılan ve günümüze kadar eylem kültürleri ile tarihe damga vuran bu geleneğin özü ise, Gençlik Hareketlerinin en temel özelliği olan başkaldırı kültürüdür. Halka ve özellikle gençlik potansiyelini kendi kirli amaçları için adeta heba eden kapitalist modernite sistemine karşı olan direniş geleneğidir. Bu durum gençlik ruhunu
yansıttığı gibi, var olan sistemlere karşı da bir duruştur. Bu geleneğin asıl sahiplerinden olan ve tarihe adını yazdıran ve sonuç alan gençlik hareketi ise 1968 yılında başlayıp çeşitli biçimlerde ardıllarını oluşturan 68 gençlik kuşağı olmuştur. 68 gençlik kuşağının temel karakteri, verili olan düzeni kabul etmediği gibi sadece eylemci gençlik hareketi olmamıştır, bunun yanında aydın gençlik kimliğinin de sahibi olmuştur. Özcesi aydın gençlik hareketi, hisseden, ihtiyaç duyan ve
harekete geçen olmuştur.

68 Gençlik Hareketi sadece Kapitalist Modernite sistemine karşı değil, bunun yanında Sosyalizmin özüne ters düşen Sovyetler Birliğine karşı da sürekli olarak ideolojik mücadele içerisinde olmuştur. Yürütülen mücadele tek taraflı değil aksine her iki bloğa karşı gelişmiştir. Bunun yegâne sebebi ise sosyalizmin özlü yaşanması istemleridir. Gençlik sosyolojisinin sosyalist yaşama karakteristik benzerliği ve yakınlığından kaynaklı tüm dünyada büyük bir ilgi görmüş ve sahiplenilmiştir. Bu sahiplenme ve verili olan düzenlere karşı koyma istemleri, her iki bloğu büyük ölçekte korkutmuş ve sosyalizmi özlü olarak yaşamak ve inşa etmek isteyen gençliğe karşı büyük bir saldırı içerisine girmiştir. Bugün çokça eleştirdiğimiz ve tanımlamasını yaptığımız lünpenizm ve liberalizm gibi anlayış ve yaklaşımlar özel savaşın sinsice bu ruha enjekte etmeye çalıştığı anlayış ve bu siyasetin ürünüdürler. Bu eylemlerin yayılım gösterdiği ve büyük ilgi gördüğü yerlerden biriside Türkiye’dir. Üniversite okuyan Kürt, Türk ve Laz gençliğine büyük bir umut olmuş ve harekete geçirmiştir. Eylem ve örgütlenme diyalektiği bu dönemin en belirgin özeliklerindendir. Faşist soykırımcı bir sisteme sahip olan Türk Devlet geleneği bu karşı çıkışların ve eylemlerin doğal bir mekânı olma özelliğini kendisinde barındırıyor. Çünkü 68 Gençlik Hareketinin ruhu her türlü haksızlığa ve geriliğe karşı harekete geçmeyi ifade ediyordu. Bundan dolayı da meşru bir mücadele alanı konumundaydı. Üniversite ve liseler de verili olan her şeye kuşkuyla bakma, sorgulama, araştırma ve bilinçli aydın kimliği tanımlamasını
almasına vesile olmuştur. Aydın gençlik kimliği sistemin verdiği derslerden kaynaklı değil, mücadeleci kimliğin verdiği ilhamdan kaynaklı üniversite gençliği için
aydın olma özelliğini kazanmıştır. Kuşkuyla baktıkça, ortaya konulan sınırları aştıkça ufukları genişliyor, sosyalist yaşam gerçekliğine kavuşuyor ve mücadele gerekçeleri haline getiriyorlar. Bu gerçekliğe ulaştıkların da soyut bir fikir bağlamında veya bir kesime hitapla sınırlı kalmıyor, tüm toplumun ve ezilen halkların pratik mücadelesinde öncü bir rol üstleniyorlar. Gençliğin kendisiyle sınırlı kalmamasının yanı sıra toplumun tüm kesimlerine öncülük etmesi ve toplumsallaşması
sosyalist karakterini de ortaya koyuyor. Bunun için üniversite kampüsleriyle sınırlı kalmamaları, kampüsleri aşıp toplumun ezilen, soykırıma uğrayan kesimlerini kendi örgütlenme zeminleri haline getirmeleri bu hakikatin somut halidir.

Aydın Gençlik Hareketi Hisseden, İhtiyaç Duyan ve Harekete geçen olmuştur

Bu hakikate öncülük yapan Mahir Çayanlar, İbrahim Kaypakkayalar ve Deniz Gezmişler bunun için ezilen tüm toplumların kahramanları olmuş, halkların gönlünde taht kurmuşlardır. Özellikle Kürdistan ve Kürt halkının soykırım altında olduğunu Türk ve Kürt halkının kardeşliği için mücadele ederek bu soykırıma karşı direnmeleri özel savaş rejimi tarafından büyük bir tehlike olarak görülmüş ve darbe mekaniği devreye konulmuştur. Bunun üzerine 12 Mart 1971 Gençlik Hareketlerinin üzerinden adeta bir silindir gibi geçerek ezmek istemiş ve büyük oranda sonuç almış, bu darbe sonucu toplumun en aydın gençleri “Devleti ortadan kaldırmak” suçlamaları ile zindanlara konulmuş ağır işkenceler ve katliamlar sonucu yüzlerce aydın genç katledilmiştir.

Rêber Apo’nun arayışları ve bu dönemin gençlik hareketlerinin eylem potansiyeli aynı zaman diliminde bütünleşince Reber Apo’nun mücadele tarzını belirginleştirmiş ve tüm baskılara rağmen, yaratılan mirasa sahip çıkmak adına eylemsel bir öncülüğü açığa çıkarmıştır. Rêber Apo’nun sosyalist toplumcu karakteri çocukluk döneminden gelmesinin yanı sıra bu dönemde olgunlaşmış ve halklar nezdinde bir karaktere bürünmüştür. Böylesi yaşayan bir geleneğe sahip olan öğrenci gençlik hareketi her dönem kendi öncü rolünü oynamak istemiş ve oynamıştır. Özel savaş rejimleri özelde son elli yıl genelde de bir devlet geleneği olarak gençlik üzerinde sosyalist toplumcu yapısını kırıp, kontrol altında tutmak için her türlü politikayı geliştirmiş ve uygulamıştır. Fakat bugün de açığa çıkan ve toplumun her yönüyle öncülüğünü yapan öğrenci gençlik yapısı, eylemsel örgütlenmesiyle bu saldırıların amacına ulaşmadığını ve bu geleneğin kendisini yaşattığını göstermiştir. Bu saldırıları boşa çıkaran bir duruşun sahibi her ne kadar olsa da zafer getiren sosyalist toplum örgütlenmesini oluşturamayan bir düzeyde olduğu da gerçekliktir. Bu gerçekliklerden yola çıkarak dönemin gerekliliklerine ve bu geleneğe sahip çıkmak, bunun için mücadele etmek temel görevimizdir. Kürdistan ve Türkiye gençlerine büyük bir moral ve umut ışığı olan Reber Apo’nun Demokratik Toplum ve Barış çağrısı şimdiden büyük bir yankı uyandırmış ve tarihi sorumluluklar tüm sosyalist gençlik hareketlerinin temel görevi olmuştur.

Unutulmamalıdır Ki! Artık Kaybedecek Zamanımız Yoktur Güneşle Bütünleşmenin Zamanıdır

Reber Apo Amara yürüyüşüne gönderdiği kısa mesajıyla uzun soluklu mücadele perspektifinde de bunu net bir biçimde belirtmiştir, “Örgütleneceksiniz ve Örgütleyeceksiniz.” Apocu gençlik hareketi Önder Apo’dan gelen tarihi Mektubu iyi okumalı derinliğine incelemeli ve bu tarihi çalışma ve özgürlük perspektifinin gereklerini yerine getirmelidir. Unutulmamalıdır ki! bu perspektif sadece bir yürüyüşü kutlamak amacıyla değil, bununla birlikte başta üniversite gençliği olmak üzere tüm gençlik hareketimizin yolunu aydınlatan ve aydın kişiliği yaratacak olan temel pusula olacaktır. Bu perspektif ve belirlemelerin özünde Önderliğin biz gençliğe büyük bir eleştirisi olduğunu da anlamak gerekmektedir. Önderliğimizin her mesajı ve talimatı gereklilikler üzerine ortaya konmuştur. İçerisinde olduğumuz süreçte, Rêber Apo özelikle sosyalizme ve örgütlenmeye bu kadar önem veriyorsa ve bunun öncülüğünün gençlik hareketlerinin yapmasını söylüyorsa, burada büyük sorumluluk ve görevlerin gençlik hareketinin üzerine düştüğü de bilinmelidir. Bundan yola çıkarak ve bu yol üzerinde ki tüm engelleri kaldırmalı ve bu yolda büyük örgütleme temposuyla çalışmalı ve buna göre örgütlenmelidir. Tüm örgütlenme  çalışmalarımızı gözden geçirip, tarihsel bağlamı temelinde yeni dönem örgütlenmesine hiç zaman kaybetmeden başlamalıyız. Unutulmamalı ki! artık kaybedecek zamanımız yoktur, güneşle bütünleşmenin zamanıdır.

Bunun yanı sıra Rêber Apo ‘’Nisan ayı benim için bir Rönesans’tır, yeniden doğuştur’’ dedi. Rönesans’ın temelin de toplumun aydın ve öncülük karakterine sahip olan gençliğin verili düzene karşı durup topluma umut olmalarıdır. Bu dönemin temel özeliği aydın bir yapıya sahip olup, zihinsel bir hastalık olarak topluma bulaştırılmış dogmatizm, pozitivizimden sıyrılmasıdır. Nasıl ki, Rönesans yeni bir dönem olarak nitelendiriliyorsa bugün de aydın gençlik hareketi bu tarihsel perspektifle yeni dönemin yaratıcı gücü olmayı kendisine temel görev olarak belirlemelidir. Rêber Apo’nun Demokratik Toplum ve Barış çağrısı, Kürdistan ve Türkiye gençliğinde gözle görülür bir etki yaratığı ve örgütsel bir eylemselliğe dönüştüğü görülmektedir. Bunlardan öne çıkanlardan etkili eylemlerden birisi de
Üniversite gençliğinin Boykot eylemsellikleri olmuştur. Bu boykot eylemlerini doğru anlamak, dönemin örgütlenme perspektifi açısından da bizler için büyük önemdedir. Özel savaş medyasında bu eylemlerin parti ekseninde ve sadece bir şahsa indirgenmesi manidar ve bilinçli bir özel savaş propagandalarıdır. Açığa çıkan eylemlerin tekerrür etmediği, aksine tarihsel sorumluluğumuzun bir gerekliliğidir. Ortaya çıkan mücadele, boykot eylemleri olmanın yanında inkârcı ve
gaspçı iktidara karşı örgütlü hareket etmenin sonucudur. Hapsedilmek ve yok edilmek istenen bu sosyalist gelenek Rêber Apo’nun Kürdistan ve Türkiye de oluşturduğu pozitif havayla gençlik enerjisinin buluşması ile yeni dönem Rönesans’ının ayak sesleri olma niteliğini kendisinde barındırmaktadır. Nasıl ki, 68 Gençlik Kuşağının eylemleri Kapitalist Modernite sistemi tarafından amacından ve anlamından uzaklaştırmak istenmiş ve bunu burjuva yapısıyla bağdaştırmak istemişse, günümüzde de üniversite gençliğinin geçmiş dönemi aratmayan boykot eylemsellliklerini sadece bi parti ile bağdaştırmak istemektedir. Bunda ki temel amaç ise ortaya çıkan mücadelenin bir gelenekten geldiğini unutturmak ve sanki bir siyasi parti “kolunun” yaptığı eylemler olarak lanse edilip, bu mücadeleyi bir yapıya mal etmek ve dar bir çerçeveye sıkıştırmaktır. Üniversite gençliği bu özel savaş oyununu iyi görmeli ve en demokratik hakları olan özgürlük haklarını direnerek, inkârcı ve gaspçı iktidardan hesap sormalıdır. Bu temel haklarını elde etmelidir ve bunun yegâne yolunun da Örgütlenmek ve Örgütlemek olduğunu unutmamalıdır. Bu gaspçı ve inkârcı iktidarı boşa çıkarmak için boykot eylemleri başta olmak üzere temel hakları olan eylemlerin öncülüğünü yapmalıdır. Sosyalistliğin toplumsallaşmaktan geçtiği bilinciyle, kampüsleri aşmalı ve her köyü, sokağı, şehri ve her kesimden gençleri- genç kadınları örgütlemeli Rêber Apo’nun Özgürlük çağrısına doğru bir temelde cevap olmalıdır.”

PaylaşTweetGönderPaylaşGönderTara
Önceki yazı

Berlin’de Önder APO’ nun Fiziki Özgürlüğü İçin Eylem

Sonraki Yazı

Şehit Çektar Canfeda Med Futbol Turnuvası Sona Erdi

Sonraki Yazı
Şehit Çektar Canfeda Med Futbol Turnuvası Sona Erdi

Şehit Çektar Canfeda Med Futbol Turnuvası Sona Erdi

Kurtarılmış Bölgelerde Yapılan Xwebûn Kampı Sona Erdi

Kurtarılmış Bölgelerde Yapılan Xwebûn Kampı Sona Erdi

Manşet

  • Fırat Bölgesi Xwebûn Kampı Sona Erdi
  • HPG-BİM, 4 şehidi saygıyla andı
  • Lise yılsonu sınavları için başvurular başladı
  • PYD Gençliği: Suçlulardan hesap sorun
  • Mexmur’da Şehit Rıza ve Şehit Fuat adına voleybol turnuvası başlatıldı
  • Gelecek Partisi’nden 10 maddelik çözüm önerisi
  • Genç kadınlar 5. Şehit Zilan Festivali düzenleyecek
  • Emir Kerimi: Savaş özgürlük ve demokrasi getirmez

En Çok Okunanlar

  • HPG-BİM, 4 şehidi saygıyla andı

    HPG-BİM, 4 şehidi saygıyla andı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Fırat Bölgesi Xwebûn Kampı Sona Erdi

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Amûdê gençlik öncülüğünde Garê zaferini kutladı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Nice Gençlik Öncülüğünden Önder APO İçin Yürüyüş

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • İngilizce servisimiz yayında

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Gelecek Partisi’nden 10 maddelik çözüm önerisi

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Lise yılsonu sınavları için başvurular başladı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Zürih’te gençlerden tek ses: Cenga Azadiyê Serbixin Rêber APO Azad Bikin

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • İşgalci Türk askeri Derik’e saldırdı: 2 işgalci Türk askeri öldürüldü

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • GÜNDEM 01 HAZİRAN 2019

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
Şimdi Oynatılan
Nûçe Ciwan

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.

Bizi Takip Edin

  • Telegram
  • Whatsapp
  • Twitter
  • YouTube

Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Dil
    • Kurmancî
    • Türkçe
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojava
      • Rojhilat
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
  • Gençlik
    • Öğrenci
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.