Enter your email Address

Cuma, Aralık 5, 2025
  • Kurmancî
  • Türkçe
[email protected]
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Anasayfa Derinlik Açıklamalar

Karayılan: “Heval Emine Duruşuyla, Katılımıyla, Emeğiyle Örnek Bir Yoldaştı”

14/10/2025 - 10:07
içinde Açıklamalar, Analiz, Dünya Çapında, Genç Kadın, Haberler, Kurdistan, Manşet, Önemli Başlıklar, Röportajlar, Şehitler Anısına, Toplumsal, Tüm Haberler
Reading Time: 19 mins read
A A
Karayılan: “Heval Emine Duruşuyla, Katılımıyla, Emeğiyle Örnek Bir Yoldaştı”
PaylaşTweetle

BEHDîNAN- YJA Star ve HPG Komuta Konseyi Üyesi ve YJA Star Merkez Karargâh Komutanlık Üyesi Emine Erciyes (Nazlı Taşpınar) Türk devletinin saldırısı sonucu 20 Nisan 2020 yılında, yoldaşları Zîn Zagros (Leyla Acar) ve Ekîn Amara Toldar (Şehriban Akın) ile birlikte Garê’de şehit düştü.

HPG Komutanı Murat Karayılan, şehit Emine Erciyes’in PKK’ye katılımını, mücadele yaşamını ve Kürdistan dağlarına olan sevdasını anlattı.

Emine Erciyes’in üniversite yıllarında ilk önce Türkiye sol hareketler üzerinde durduğunu ama hakikat ve özgürlük arayışçısı biri olarak, aradıklarını PKK’de bulduğu için Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katıldığını belirten Karayılan, Önder APO’nun bugün geliştirdiği halkların kardeşliği siyasetinin temelini Emine Erciyes gibi şehitlerin oluşturduğunu ifade etti.

Şehit Emine Erciyes’in Kürdistan dağlarına 24 yıl boyunca yürüttüğü mücadele ile örnek bir duruş sergilediğini vurgulayan Karayılan, “Heval Emine Rêber APO’yu gördü, ideolojisini tanıdı, belki ilk katılımında bu kadar bilinçli değildi ama daha sonra Rêber APO’nun ideolojisini tanıdı ve kabul etti. Bu yüzden sağlıklı bir devrimcilik sürdürdü. Temelini sağlam oluşturdu. Türkiye devriminin Kürdistan devriminden geçtiğini biliyor. Bu yüzden önce Kürdistan devrimini güçlendirmemiz ve başarıya ulaştırmamız gerektiğini düşünüyordu” diye konuştu.

HPG Komutanı Murat Karayılan’ın YJA Star Merkez Karargâh Komutanlık Üyesi Emine Erciyes’e ilişkin değerlendirmeleri şöyle:

KATILIMI DA DURUŞU DA SIRADAN DEĞİLDİ

Heval Emine Erciyes (Nazlı Taşpınar) 1996 yılında mücadeleye katıldı. Heval Emine, Ekîn Amara ve Zîn Zagros ile birlikte 20 Nisan 2020 yılında Türk devletinin saldırılarına maruz kaldı. YJA Star Karargahı’nda şehit düştüler. Bu üç arkadaşın şehadeti bize çok acı verdi. Üç arkadaşı da saygı ve minnetle anıyoruz, onlara verdiğimiz sözü bir kez daha yineliyoruz.

Heval Emine’nin katılımı, kişiliği öyle sıradan değil. Yani ne katılımı sıradan bir katılım ne de duruşu sıradan bir duruştur. Çok dikkat çekici yönleri vardı. Birçok arkadaş heval Emine’ye ilişkin konuştu. İnanıyorum ki arkadaşın özellikleri kamuoyu tarafından da bilinmektedir. Biz de heval Emine’yi yakından tanıyoruz.

Heval Emine, Orta Anadolu’dan; kapalı bir bölge gibi görünen Nevşehir’dendi. Bu bölgenin muhafazakar yönleri öne çıkıyor. Fakat her ne kadar böyle görünse de geçmişe ya da tarihe baktığımızda sıradan bir bölge olmadığını söyleyebilirim. Hititler döneminde dahi önemli bir konuma sahiptir. Dünyada ilk kez bu bölgede yer altı şehirleri yapılmış. Büyük imparatordan hem saklanmak hem de kendilerini korumak için 30-40 bin kişilik şehirler yapmışlar. Kapadokya’nın, Peri Bacaları’nın olduğu bölgedir. Tarihte çok merkezi bir yerdir. Hatta Hacı Bektaş-ı Veli’nin gelip kaldığı, çalışma yürüttüğü bir bölgedir.

Böyle zengin bir tarihi var ama bugün bilindiği gibi sıradan bir şehir gibi görünüyor. Heval Emine, bu şehrin bir köyünde dünyaya geliyor ve daha sonra Nevşehir merkeze yerleşiyorlar. Orada büyüyor, orada okuyor. Normal, doğal, muhafazakar bir ailede büyüyor. Daha sonra üniversiteyi okumak için İstanbul’a gidiyor. Amacı üniversiteye giderek dar çevreden çıkmak. İlk amacı budur fakat daha sonra dünyayı tanıyor, yoğunlaşmaları oluyor ve bakıyor ki üniversiteyi bitirse de kendisini tatmin edecek, kendisini tanımlayacak, kendisine inanacak, amaçlarına ulaşacak bir aşamaya ulaşamayacak; bu temelde bir arayışa giriyor. Hem bir kadın olarak hem de yoksullukla ezilen kesimin bir bireyi olarak daha çok sol-sosyalizm üzerine arayışları oluyor. Lisede Türkiye’de Kürtlerin olduğunu öğreniyor, daha sonra Kürtleri tanıyor. Lisede özellikle de üniversitede Kürt öğrencilerle tanışıyor, onlarla ilişki kuruyor. Kapitalist modernite sisteminde özgür ve değerli bir yaşama sahip olacağına inanmıyor. Bu yüzden de arayışlarını derinleştiriyor.

PKK’YE KATILARAK AMAÇLARINA ULAŞABİLECEĞİNİ GÖRDÜ

Türkiye devrimi üzerinde duruyor, üniversitede var olan sol hareketlere bakıyor; çok radikal söylemleri var fakat uygulamada yoklar. Yani pratik ve söylem aynı değil. Bakıyor ki söylem ve pratiği bir olan Apocu hareket var, PKK var.

Nasıl ki heval Kemal Pir, mahkemede “Ben PKK’ye inanıyorum. PKK var olan rejimi yıkacaktır ve Kürdistan devrimiyle birlikte Türkiye devrimi de gerçekleşecektir. Ben bu yüzden PKK’ye katıldım” dediyse, heval Emine de aynı şekilde düşünüyor ve Türkiye devrimi için PKK’ye katılması gerektiğine inanıyor. Böyle cesur bir karar alıyor. Heval Emine, “Arkadaşlara söylediğimde çok şaşırdılar. Arkadaşlar bana, ‘sen Nevşehirlisin, nasıl Kürdistan dağlarına geleceksin” diyorlardı. “Hatta kararımdan vazgeçmem, ısrar etmemem için beni ikna etmeye çalışıyorlardı” diyordu. Onunla konuşanlar da üniversite öğrencisi, parti sempatizanıdır. Onlar, “yapamazsın, zordur” falan demişler. Heval Emine de, “O kadar kadın yapabiliyorsa ben de yaparım” demiş.

Böyle radikal bir karar alarak 20 yaşında hareketimize katılıyor. Amaçları büyüktür: Türkiye devrimidir, kadın özgürlüğüdür. Özgürlük arayışçısıdır. Böyle çok anlamlı bir arayışı vardır. Amaçlarına da çok dürüst bir şekilde bağlıdır. Bireysel yaşama ya da aileye değil, amaçlarına kilitleniyor. Ailesinden ya da çevresinden kopan veya nefret eden biri değil; bilakis ailesine, çevresine, değerlerine çok bağlıdır. Mesela, “Ben küçük yaşta köyden çıktım ama her fırsatta köye giderdim, orada nefes alırdım” diyordu. Yani köklerine bağlıydı. Zaten bu temelde Kürdistan Özgürlük Hareketi’ne katılıyor.

O dönem bir süre Balkanlarda kalıyor, daha sonra Önderlik sahasına gitme fırsatını yakalıyor. Belki de en büyük şansı buydu. Önderlik sahasında bizzat Önderliği görüyor, eğitimlerine katılıyor, birkaç devreye katılıyor. Orada arayışları daha da derinleşiyor ve verdiği kararda daha fazla netleşiyor, katılımı daha sağlıklı oluyor.

Mesela devrimci yaşamında sıkıntı, kriz, sorun yaşamıyor. 24 yıl aramızda kaldı; bildiğimiz kadarıyla hiçbir sorun yaşamadı ve her zaman örnek bir duruşa sahipti. Rêber APO’yu gördü, ideolojisini tanıdı. Belki ilk katıldığında bu kadar bilinçli değildi ama daha sonra Rêber APO’nun ideolojisini tanıdı ve kabul etti. Bakıyor ki tam aradığı şey. Bu yüzden sağlıklı bir devrimcilik sürdürdü. Temelini sağlam oluşturdu. Türkiye devriminin Kürdistan devriminden geçtiği kanaatine çok iyi varıyor. Bu yüzden önce Kürdistan devrimini güçlendirmemiz ve başarıya ulaştırmamız gerektiğini düşünüyor. Bu şekilde Kürdistan ve aslında Kürtlük yoluna giriyor. Bir Kürt’ten daha fazla Kurdî özellikler üzerine derinleşmişti. Hareketimizde yürüttüğü çalışmalarda, görev almada… Kadın hareketindeyken PAJK Koordinasyon üyesiydi, gerilla hareketindeyken HPG Komuta Konseyi Üyesi ve YJA Star Merkez Karargâh Komutanlık Üyesi olmuştu. En üst düzeyde görevler aldı.

KÜRTÇE’Yİ BERRAK KONUŞUYORDU

Aslında şimdiye kadar söylediğim şeyler belki olağandır. Heval Emine Erciyes’in yaşamında olağandışı olan şey şudur: Orta Anadolu’nun bir köyünden çıkan, 16-17 yaşına kadar Kürtlerin varlığından haberi olmayan, buna rağmen böylesine en üst düzeyde bir katılım sağlamak, böylesine tereddütsüz bir şekilde katılmak, Kürt toplumu ve Kürdistan Özgürlük Hareketi ile böylesine bütünleşmek, APOcu fikir ve felsefeyle böyle güçlü bir bütünleşmek, çok olağandışı bir şeydir. Kürdistan’daki işkenceden, zulümden çıkan kadınlar, erkekler, hareketimize katılanlar, bizler, hepimiz, bu Hareketle herkesten daha fazla tereddütsüz bir bütünleşme çok önemlidir.

Heval Emine sanki doğalında bir PKKliydi, doğalında Kürdistan mücadelecisi bir Kürt’tü. Böyle bir insandı. Gerçekten de sıradan biri değildi. Ben 2011 yılında bir toplantıda onu tebrik ettim. Neden? Çünkü kalktı Kürtçe konuştu. Baktım benden daha güzel Kürtçe konuşuyor.

Yanında birkaç arkadaş vardı, çat pat Kürtçe konuşuyorlardı. Kürt’tüler ama Türkçe öğrenmişlerdi, Türkçe konuşmak onlar için daha havalı gibi bir şeydi, o yüzden Kürtçe konuşmayı küçümsüyorlardı. Ama heval Emine o kadar güzel ve berrak bir Kürtçe ile konuşuyordu ki, bundan dolayı toplantıda ona teşekkür ettim, onu tebrik ettim.

ZAGROS DAĞLARINA AŞIKTI

Daha 2011 yılıydı. Böyle bir insanın Kürdistan ile bu düzeyde bütünleşmesi çok dikkat çekici bir örnektir. Sadece arkadaşlarla, Kürt toplumuyla değil, Kürdistan dağlarıyla da bütünleşmişti. Mesela; Zagros dağlarına aşıktı. “Zagros dağlarında özgürlüğü hissediyorum. Orada özgürlüğün ne anlama geldiğini görüyorum. İnsan orada özgür olduğunu görüyor. Zagros dağları cennettir” diyordu. Zagros dağlarını cennet gibi görüyordu, o kadar bağlıydı. Orada devrimi görüyordu, Kürdistan devrimini, Türkiye devrimini, özgürlüğü görüyordu. Sıradan bir insan değildi.

Heval Emine üniversite okumuştu ama bunun yanı sıra kendisini çok geliştirmişti. Edebiyatla, şiirle, tiyatroyla ilgileniyordu. “Ben profesyonel değilim” diyordu. Doğru, profesyonel değildi ama daha ilkokulda, üniversitede tiyatro yapıyormuş. Bizde de arkadaşlar moral günleri yaptığında o da tiyatrocu oluyordu. Kültürle, edebiyatla, bilimle ilgilenen ve asla tereddüt yaşamadan katılım sağlayan bir arkadaştı.

HAKİKATİNDEN KOPMAYAN BİR ENTERNASYONAL

Dikkat ederseniz Emine ismini aldı. Belki daha farklı, devrimci bir isim de alabilirdi fakat bu özelliği, halktan biri olmasından kaynaklanıyor. Hakikatine böyle bağlı, geldiği bölgeden kopmayan, aynı zamanda enternasyonal bir düzeye ulaşan biriydi.

Bakur’a gitmeyi çok istiyordu. Şehîd Zîlan Okulu’na gitmişti, orada karargaha Bakur’a gitme önerisinde bulunmuştu. Orada yönetimde bulunan arkadaşlar da öneriye olumlu bakmışlar fakat biz bu öneriyi kabul etmedik, “Bakur’a gidemez dedik”. Çok sinirlenmişti; tepki göstermişti, “Madem beni Bakur’a göndermiyorsunuz, ben de HPG’ye gitmiyorum” demişti.

Bu şekilde 3-4 yıl Kadın Hareketi çalışmalarında katıldı. O dönem kadın koordinasyonu görevini üstlendi, sonra kendisi geldi. Neden? Çünkü gerillaya çok bağlıydı, Zagros dağlarına aşıktı, bu yüzden bir gün geri geleceğini biliyorduk. Geldi de.

Heval Gülnaz Ege vardı; o da YJA Star yönetimindeydi. Asıl adı soyadı Nuran Er’di. Bursalı bir arkadaştı, çok sade, çok dürüst biriydi. Anne ve babası yanına gelmişti, onlar da çok samimi ve dürüstlerdi. Ailenin tek evladıydı, çok özel bir arkadaştı. O da yönetimdeydi ve önerisini Amed’e yapmıştı. Heval Emine daha önce tepki verdiği için, bu sefer heval Gülnaz’ın önerisine karşı çıkmadık, yoksa yine karşı çıkardık. Arkadaşlarla aramızda fark görmüyoruz, bu arkadaşlar Hareketimizin renkleri gibidir, bu Hareketin çiçekleridir. Bu yüzden eğitim sahasında, arkadaşların yoğun olduğu sahada olmalı. Bakur’da bir timde, bir takımda yer almaları değil, güçlerin daha çok olduğu yerlerde daha fazla rol oynayabilirler. Bu arkadaşlar örnek arkadaşlardır. Mesela Bursa’dan gelmiş, bu hareketin bir militanı olmuş. Hem de bir ailenin tek evladıdır. Hareket’e böyle bağlı biriydi.

O dönem “heval Gülnaz’ı da engellersek, o da tepki gösterir” dedik ve bu yüzden önerisini kabul ettik. Amed alanına gitti. Bilindiği gibi heval Gülnaz Amed’de bir çatışmaya giriyor ve çatışmada şehit düşüyor. Onu da saygı ve minnetle anıyoruz.

DURUŞUYLA, KATILIMIYLA, EMEĞİYLE ÖRNEK BİR YOLDAŞTI

Heval Emine geldiğinde öneri konusunu onunla paylaşmadık; “üzülür” dedik. Ne o bahsetti ne biz bahsettik. O konu hiç açılmadı. Zaten Merkez Karargah üyesiydi, tüm Apollo Akademilerinde ders veriyordu. Büyük görevler alıyordu, nerede bir çalışma olursa oraya gidiyordu. Çok emekçi bir arkadaştı. Duruşuyla, katılımıyla, emeğiyle, Kürtlükle bütünleşmesiyle örnek biriydi, rol modeldi. Nasıl enternasyonal, devrimci bir militan olunur’un örneğiydi.

Heval Emine’nin katılımı araştırılması gereken, üzerine kitap yazılması gereken bir konudur. Öyle bir bölgeden çıkan biri, gelip Zagros dağlarında komutan oluyor ve tereddüt yaşamayan, kararlı, örnek bir katılım sağlayan komutan oluyor. Bunlar sıradan şeyler değil.

Bu durum iki şeyi net gösteriyor: Birincisi; bu kişinin sıradan bir kişi olmadığı, özel bir kişi olduğu, duruşuyla, yaklaşımıyla, katılımıyla, kararlılığıyla bir cevher olduğunu gösteriyor. Kendisi için yaşamıyor, bir dava için yaşıyor, özgürlük için yaşıyor, kutsal bir amaç için yaşıyor. Bu konularda da kararlı, tereddüt yaşamıyor. Aldığı kararlara çok bağlı, hiçbir tereddüt yaşamıyor. Ailesinden, çevresinden edindiği özelilikleri daha da zenginleştirmiş, değiştirmiş, Kürdistan’a gelip bir Kürt olmuştur. Kürt gibi hareket ediyordu ama aynı zamanda Türkiye toplumundan aldığı değerlere de bağlıydı.

Heval Emine’nin ikinci özelliği ise; APOcu hareketin özellikleridir. APOcu harekete Orta Anadolu’dan -aslında İç Anadolu diyorlar-, öyle muhafazakar bir bölgeden gelip böyle büyüklükte bir düzeye, böyle büyüklükte bir kararlılığa ulaşıyor. Bunu da APOcu felsefenin ve ideolojisinin büyüklüğünden alıyor. İşte 20 yaşında aramıza katıldı, 24 yıl da aramızda kaldı. Sıradan bir kadın değil, Türk, APOcu güzel bir kadındı.

BİLİNÇLİ, DEVRİM DEĞERLERİNE BAĞLI, KARARLI BİR MİLİTANDI

Şüphesiz bu durum APOcu hareketin güzelliğini ortaya koyuyor. 1989 yılında Türkiye sol hareketleri henüz gücünü kaybetmemişti; şu an biraz kaybetmiş durumda. Bu bir hakikattir. O dönem daha güçlüydüler, özellikle de Avrupa’da daha güçlüydüler. O dönem Türkiye solundan bazı hareketler Kemal Pir’e sahip çıkıyordu. Kemal Pir’i inkar edemiyorlardı çünkü faşizme karşı, savaş meydanında kendisini ispat etmiş biriydi. Ankara’da, Türkiye’de hepsi buna şahit olmuştu. Heval Kemal daha sonra zindanda düşmana karşı asla geri adım atmamıştı ve ölüm orucu sonucu şehadete ulaşmıştı. Bu yüzden kendisini ispat etmiş büyük bir devrimciydi. Türkiye solu ona sahip çıkıyordu ama Hareketimizi de eleştiriyorlardı, karşı çıkıyorlardı.

O dönem Türkiye’nin en eski devrimcilerinden biri olan, “eski tüfek” dedikleri Mihri Belli’nin bu konulara ilişkin bir değerlendirme yazısı yazdı. Ve “Eğer Kemal Pir, Kemal Pir olmuşsa, büyük bir devrimci olmuşsa, acaba hangi okul onu böyle yetiştirdi? PKK okulu değil miydi onu böyle yetiştiren? Peki siz nasıl Kemal Pir’e sahip çıkıp, PKK’ye karşı çıkıyorsunuz? Kemal Pir bir okulda yetişmiş, özelliklerini bir eğitimden almış, bu eğitim de PKK eğitimidir” dedi o dönem. Mihri Belli’nin bu yazısı o dönem Türkiye solunda çok ses getirdi, üzerine çok tartışmalar yürütüldü. Heval Emine için de aynı şeyleri söyleyebiliriz. Heval Emine APOcu hareketin, PKK’nin okulunda yetişti, böyle değerli, onurlu özellikler kazandı. Bu da PKK’nin bir insanı nasıl yetiştirdiğini gösteriyor. Ne kadar yurtsever ve Kürt ise, o kadar enternasyonaldir, o kadar derin bir ideolojiye, felsefeye sahipti.

Özgürlük ve hakikat arayışçısı biri olarak aradıklarını PKK’de buluyor. Heval Emine, “Ben kendimi burada gördüm, buranın bir parçasıyım” diyordu. Kürdistan dağları için bunu söylüyordu. “Benim için doğru yaşam budur, bu mücadeledir, eski hayatım geride kaldı” diyordu. Bu durum hem heval Emine’nin ne kadar büyük bir devrimci olduğunu hem de Apocu ideoloji ve fikirlerinin ne kadar büyük olduğunu gösteriyor. Bilinçli, kararlı, devrim değerlerine bağlı bir militandı heval Emine. Aynı zamanda Kürt ve Türk halklarının kardeşliğinin yıkılmaz bir köprüsü oldu. Bu da bir hakikattir. Başlangıçta heval Haki Karer, Kemal Pir, daha sonra heval Cumali Çorum, Gülnaz Ege, heval Emine ve daha adını sayamadığımız böyle birçok arkadaş Rêber Apo’nun bugün geliştirdiği siyasetin de temelini oluşturuyor. Mesela Rêber APO, şu an demokratik ulus çözümünü geliştiriyor.

24 YILDA BİR TARİH YARATTI

Halkların kardeşliğini geliştiriyor, Kürt-Türk, Kürt-Arap, Kürt-Fars, Ermeni, Asuri-Süryani kardeşliğini geliştiriyor. Bu umutlar böyle arkadaşların emekleri sonucu oluşmuştur. Çünkü bu arkadaşların hepsini Rêber APO yetiştirdi. Rêber APO’nun kendisi bu arkadaşların hepsine eğitim verdi, hepsini tanıdı. Heval Emine gibi birinin duruşu Türkiye’nin güzel yüzüdür, alnı açık yüzüdür, onurlu bir Türk kadınıdır. Türkiye’nin bu yüzünü gösteriyor. Türkiye’nin sadece faşizm, işgalci ve soykırımcı yüzü yok; halkçı, güzel yüzü de var. İşte bu arkadaşlar sayesinde bu yüzü ortaya çıkıyor.

Heval Emine, Kemal Pir ve Haki Karer’in izinden gidiyordu. Zaten bazı özellikleri çok benziyordu. Mesela; “Türkiye devrimi Kürdistan devriminden geçer” tespiti… “O zaman Kürdistan devrimcisi olmak gerekir, o zaman Kürdistan’a gitmek, orada mücadele etmek gerekir” tespitleri.

Bu arkadaşlar Türkiye faşizmine karşı nasıl mücadele etmemiz gerektiğini de bize gösteriyor. Çünkü bu arkadaşlar mücadele etme konusunda hiçbir tereddüt yaşamadılar. Çok kararlı bir duruş sergilediler. Heval Emine’nin de böyle bir rolü vardı. Türk, APOcu güzel bir kadındı, büyük bir kararlılıkla, büyük bir ruhla halkları yüreğinde yaşatıyordu, halkların kardeşliğini temsil eden biriydi. Rêber APO’nun şu an geliştirdiği süreci bu çerçevede okumak gerekir. Halkların kardeşliği özellikle Kürt ve Türk halklarının kardeşliği çerçevesinde. Bu arkadaşlar da halkların kardeşliğinin yıkılmaz köprüsüdürler. Hareketimizin çiçekleri, rengidirler.

Hareketimizde Emine gibi arkadaşların var olması bizim için çok anlamlı, bir renktir, zenginliktir, derinliktir. Onlar aramızda bu hakikati ortaya koyuyorlar. Yaşamlarıyla, net üsluplarıyla, temiz, dürüst, samimi yaşamlarıyla, duruşlarıyla ve emekleriyle bu hakikati ispatlıyorlar.

Hareketimizde halkların kardeşliğinin bir temeli varsa, bunda bu arkadaşların emeği çok fazla. Bu arkadaşlar Rêber APO’nun fikirleri ve düşüncesiyle bunun temelini oluşturdular. Demokratik ulusun inşasının harcı, temeli oldular. Bu yüzden inanıyoruz ki; bu süreç bugün olmazsa bile yarın mutlaka başarıya ulaşacaktır. Halkların kardeşliği temelinde bölge halkları, Türkiye’de de, Ortadoğu’da da mutlaka zafere ulaşacaktır. Heval Emine gibi böyle militanlar, böyle devrimciler, halkların kardeşliği için, kadın özgürlüğü için kadın özgürlük çizgisinde kararlı ve değerli bir duruşa sahip böyle yurtsever devrimciler aynı zamanda enternasyonal devrimciler olduğu sürece mücadelemiz mutlaka başarıya ulaşacaktır.

Heval Emine’nin Hareketimizde geliştirdiği pratikler 24 yılda bir tarih yarattı, bir değer ortaya çıkardı. Heval Emine gibi yoldaşlar ölümsüzdür, bu arkadaşlar her zaman öncümüz olacaklardır. Bundan dolayı Şehîd Namirin, Şehîd namirin.”

PaylaşTweetGönderPaylaşGönderTara
Önceki yazı

Gençlerden Yürüyüşe çağrı

Sonraki Yazı

Yurtsever Gençlik Platformun’dan Gençlere Videolu Çağrı

Sonraki Yazı
Yurtsever Gençlik Platformun’dan Gençlere Videolu Çağrı

Yurtsever Gençlik Platformun’dan Gençlere Videolu Çağrı

Qendîl’de Türk Devletine Ait İHA Düştü

Qendîl'de Türk Devletine Ait İHA Düştü

Manşet

  • Barış ve Demokratik Toplum Konferansı İstanbul’da Gerçekleştirilecek
  • İlham Ehmed Barış ve Demokratik Toplum Konferansı’nda Konuşacak
  • Kerboran’da Kitlesel Taziye Ziyareti
  • Koçyiğit İmralı Görüşmesini Anlattı
  • 11. Yargı Paketi Adalet Komisyonu’nda Kabul Edildi
  • Önder APO’dan İştar Meclisi Konferansı’na Mesaj
  • HPG BİM 2018’de Şehadete Ulaşan 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı
  • Ermeni Kültür Evi ve Ermeni Gençlik Hareketi Sanat Gecesi Düzenledi

En Çok Okunanlar

  • HPG BİM 2018’de Şehadete Ulaşan 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı

    HPG BİM 2018’de Şehadete Ulaşan 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Önder Apo: Sürecin Başarıya Ulaşması İçin Tüm Gayretimi Ortaya Koyuyorum

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • İlham Ehmed Barış ve Demokratik Toplum Konferansı’nda Konuşacak

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Kürtler Her Halükarda Özgürlüğü Kazanacaklar

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Koçyiğit İmralı Görüşmesini Anlattı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • DEM Parti Komisyon Üyeleri: Görüşme Tutanaklarının Tamamı Paylaşılsın

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Barış ve Demokratik Toplum Konferansı İstanbul’da Gerçekleştirilecek

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Önder APO’dan İştar Meclisi Konferansı’na Mesaj

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • HPG-BİM 2022 Yılında Şehit Düşen 6 Özgürlük Gerlillasının Kimlik Bilgilerini Açıkladı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • 11. Yargı Paketi Adalet Komisyonu’nda Kabul Edildi

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
Şimdi Oynatılan
Nûçe Ciwan

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.

Bizi Takip Edin

  • Telegram
  • Whatsapp
  • Twitter
  • YouTube

Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Dil
    • Kurmancî
    • Türkçe
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojava
      • Rojhilat
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
  • Gençlik
    • Öğrenci
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.