Too Many Requests from Your Network
Please complete verification to access this content.
HABER MERKEZİ- Endenozya ve Batı Papua’lı gençler Önder APO’nun özgürlüğü ve Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılara karşı dayanışma çağrısı gerçekleştirdi.
Yaptıkları açıklamada Önder APO’nun sadece bir siyasi tutsak değil, ezilen halkların mücadelesinin sembolü, radikal demokrasi, toplumsal ekoloji ve kadın özgürlüğü düşüncelerini şekillendiren bir düşünür olduğunu belirten gençler, “O hapiste kaldığı sürece hiçbirimiz gerçek anlamda özgür değiliz.” dedi.
Önder APO’nun fiziki özgürlüğünü haykıran gençler, “Halklar arasında uluslararası dayanışmayı ve Demokratik Konfederalizmi inşa edelim! Dünyanın her köşesinden haykırıyoruz: Rojava yalnız değildir!” dedi.
Tarihi yaratmanın gençlerin elinde olduğunu kaydeden gençler, ” Bu mücadele hepimizindir. Onun sesini susturmalarına izin vermeyin. Kapitalist modernitenin hegemonyasının zihniyetimizi yok etmesine izin vermeyin!” dedi.
Gençler eylemlerini “Jin Jiyan Azadî” sloganlarıyla sonlandırdı.
Açıklamanın tamamı şu şekildedir:
“Yoldaşlar, mücadele arkadaşları ve özgürlüğü arayan tüm cesur yürekler!
Bugün burada, Jineoloji Akademisi’nin Abdullah Öcalan’ın düşüncelerinden yola çıkarak hazırlamış olduğu Erkeği Öldürmek adlı kitabın tartışılmasının ardından bir araya geldik. Rojava’da kadın devrimini ve toplumsal ekolojiyi doğuran fikirleri desteklemek için sesimizi yükseltiyor ve dayanışma içinde bulunuyoruz! Bu devrim dünya için bir umuttur, özgür, adil ve eşit bir toplumun cesaretle inşa edilebileceğinin kanıtıdır!
Ama biliyoruz ki, kapitalist Modernitenin hegemonyasına meydan okuyan her devrim, her zaman özgürlükten korkanların saldırısına uğrayacaktır! Faşist Türk devleti, fedakarlıklarla inşa edilmiş bir toprak parçasına saldırarak Rojava’yı yok etmeye çalışmış, Abdullah Öcalan’ı 26 yıldır İmralı Cezaevi’nde mutlak tecritte tutmuştur.
Öcalan sadece bir siyasi tutsak değil, ezilen halkların mücadelesinin sembolü, radikal demokrasi, toplumsal ekoloji ve kadın özgürlüğü düşüncelerini şekillendiren bir düşünürdür. O hapiste kaldığı sürece hiçbirimiz gerçek anlamda özgür değiliz.
Herkes özgür olmadıkça hiç kimse özgür değildir!
İşte bu yüzden çağrımız şudur:
– Rojava’ya yönelik saldırılara son! Bu devrim halkındır! Kadın cinayetleri son bulsun!
– Abdullah Öcalan’ı serbest bırakın! Bedeni, sesi ve fikirleri özgür olmalı!
– Halklar arasında uluslararası dayanışmayı ve Demokratik Konfederalizmi inşa edelim! Dünyanın her köşesinden haykırıyoruz: Rojava yalnız değildir!
Tarihin bizim elimizde, gençliğin elinde olduğunu bilmeliyiz! Bu mücadele hepimizindir. Öcalan’ın sesini susturmalarına izin vermeyin. Kapitalist modernitenin hegemonyasının zihniyetimizi yok etmesine izin vermeyin!
Kadın, Yaşam,Özgürlük!
Kadın, Yaşam, Özgürlük!”
