Enter your email Address

Çarşamba, Aralık 10, 2025
  • Kurmancî
  • Türkçe
[email protected]
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Anasayfa Gençlik

Yürek tanır kendini

Elleri havada şen gülüşleri ile bize doğru dururlar

11/06/2022 - 0:05
içinde Gençlik, Kürdistan Gençliği, Manşet, Toplumsal
Reading Time: 8 mins read
A A
Yürek tanır kendini
PaylaşTweetle

HABER MERKEZİ-Harunê de 8 insanlık yolcusu. 8 insanlığımızdan çalınanları bulma ve savunma çırpınışçıları. Yüreğini aç kanat çırparak gelebilirler sana doğru. Yüreğini aç bizden biz olmaktan çalınanları bulmaya gidenler dolabilir içeri. Belki kuşlar gibi, belki kelebekler gibi belki de esen rüzgar gibi usul usul… Yüreğini aç gökyüzü misafir olabilir sana maviliklerle şenlenebilir yüreğin. Aç kapama yüreğini taşıyabileceğini alsın içeri.

Nasıl zincirlenmişse insan olmanın damarları ve üryansak aynı topraklarımız gibi. Yüreğimiz ve toprağımız ne kadar da benzer birbirine. Ve köklerinden dönmeyen insanlığımız ceset ceset çarpıyor zebunların kan yiyici yüzüne. Onlara parçalanmış bedenlerimizi bırakıyoruz ki bedenlerimiz de kendi gerçeklerini kendi korkularını ve parçaladıklarını bir daha bir daha görmeleri için. Onlar teslim olmuş beden, ruh ve yürek istiyorlar bizden. Bizlerde onlara paramparça olmuş bedenlerimizi bırakıyoruz. Ki bedenlerimiz de kendi değer yargılarını, kendin kalplerin görsünler diye. Ayna oluyoruz parçalanmış bedenlerimiz ile feda ettiğimiz canımızdan geri kalan kanlı, tozlu, isli, lime lime olmuş bedenlerimiz ile. Baktıkça baktıkça görünsün gadarlığın hacmini.

Kimimiz bombalarını bedenlerinde patlatarak parçalar bırakıyoruz, kimimiz de oluk oluk kanların aktığı bedenlerimizi bırakıyoruz geriye. Onursuz yaşamaktansa onurumuzu zalimliğe zula edenlerden ruhumuzu almaya gidiyoruz.

Ruhumuzu göğe ağartıyoruz ki kimse bürünmesin bizi bizden men etmenin kıvancına. Hem de asla ve asla. Tek bir tanemiz bile hür olmayana kadar hür olmayı öğreneceğiz ve öğreteceğiz. Geliyoruz yüreğimiz şakıyor, umudumuz binlercesinin umudunu bahara katık eyliyor. Ve geliyoruz.

Yoksa; bak ruhumuz ölüme örülüyor geleceğimiz gibi toprağımız da. Görmez misin zalimin hoyratlığı altında gülen yüzlerimiz gibi toprağımızda. Ve debelenir yomsuzlar.

Kürt sevgisizliğin en muktedir kurbanı…

Kürt bedbahtlığına aşık yorgun bekçi…

Kürt kendisi için hiçliğin yongasını giyerken başkalarına post olan giydirici…

Kürt anlaması da anlatması da en zor olanın açmaz figanı…

Kürt en az saygı duyulan insan olmanın guguk kuşuna benzeyeni. Guguk kuşu gibi yumurtalarını başka birinin yuvasına koyarak büyütmesini bekleyen, kendi yavrusuna bile ana olmaktan mecalsiz…

Kürt ülkesinde kalbini bulamayan dünyanın her yanına dağılmış bedbaht…

Kürt, Kürt, Kürt…. Bunlardan başka nedir ki; Kürt budur işte diyen kanımızı içmeyi erdemden, yaşamdan, sözde topraklarına sahip çıkmaktan sayanlarının yaşamımıza akıttıkları. Ondandır kaleler dikiyorlar topraklarımıza, bombalar yağdırıyorlar bedenlerimiz gibi dağlarımıza; gazlara boğuyorlar çaktırmadan her bir deremizi, ırmağımızı aynen bombalar yağdırdıkları cesetlerimize yaptıkları gibi.

Karakollar yapıyorlar, beynimize ördükleri hiçliğin kaleleri gibi. Karakollar değil, surlar örüyorlar bu yüzyılın eşiğinde. Alıştıkları gibi. Kirin içine batırdığı, zalimliğini sanatla icra ederek çulsuz bıraktığı hislerimizi, duygularımızı, basiretimizi daha daha tedip edercesine. Meşgale ediyorlar insanlığımızı, taşkaleye çeviriyorlar tarihimizi.

Hey bre ne zaman yıkılmadı ki zalimliğin, ilelebet mi sanırsın gaddarlığını. Tek vazifen köleleştirmek, yağdanlığın yapmak, en güzel küfürleri daha bir daha insanlığımızı unutalım diye yüzümüze üflemeye medet ettiği için gelmişler dağlarımıza. Kabul ettirmenin aklını icra etmektedirler, kibirlice. Canını şeytana satmışta gelmiş dağlarımıza da böbürlenir, ceddine kanımızı akıtarak sahiplenir. Öyle ya Ayvaz kasap hepsi bir hesap. Alıştığın gibi. Öyle sanırsın ki ciğeri beş para etmez Kürt var karşında halen. Heybete sözün yok da ondan mı kalleşliğe çıkar yolun. Ama bilmedin mi daha kahpeliğin sonu yoksa direnmenin de sonu yoktur.

Dikilen her tepe, kurulan her mevzisi ile tas tas kan içmeye geldim diyor. Kürt’ü ben icra ettim diyor. Benliğini posta posta yemeye geldim diyor. Tecavüzüm de hürüm diyor. Bitmiş insanlığı baki kılmak için kuruluyor dağlara karakollar.

Ama o kadar korku bezeli, bir insan boyu kalınlığında duvarlar örüyor, habis yüzünü dağlarımızın ayanın da saklayarak sadece dışarıya gözetleyecek kadar pencereler bırakıyorlar. Taştan, betondan örülüyor duvarlar; toplar, tanklar bile gömülüyor oysa savaşmak için gelmişlerdi bizlerle. Zülümkarlığın cüceliğini savunmaya gelmişler dağlara. Bilmezler ki ne de küçük düşerler asi, alımlı, engin dağlar karşısında.

Hani gücünüzü sınayacaktınız hakir bedenlerimizde hani birkaç çapulcunun arkasına düşmek bu kadar kolaydı. Kolaydı kolaydı da neden korkarsınız cesetlerimizden. Hani kolaydı kolaydı dişinizi geçirmek genç bedenlerimize. Hani kolaydı hani sonsuz, sorunsuz kölelerinizdik de neden korkarsınız soğumuş, atan bir damarı bile kalmamış bedenlerimizde.

Hadi tanımla feri kalmamış savaşının gömülüşünü, bedenlerimiz karşısında. Seve seve vermeye geldik canımızı, savaşmaya geldik, yokluğuna bilendik geldik, hiçliğini sana tattırmaya geldik, insanlığımıza saygımızı cömertçe, kaygısızca, vuruşkanca düğüne döndürmeye geldik. Düğünümüzü doyasıya kandilleştirmeye geldik. Biz geldik. Biz yine geleceğiz. Biz hep geleceğiz. Yine yine döneceğiz. Atlarımız değişecek, gözlerimizin rengi, saçımızın uzunluğu, kahkahamızın tonları değişecek belki ama yine geleceğiz. Yine yine karakollarınızı hüsran kolları yapacağız içinde özgürlüğümüzü ebed kılana kadar. Yıkımkollarınızda rahat uyumadığınızı bilerek özgürlüğün vısıltısını sunacağız sizlere.

Faşizmin nişaneleri siline kadar. Çünkü insanlığımıza teşnedir umutlarımız, sadık olduğumuz hayallerimiz. Ellerimiz dolanır özgürlük yürüyüşçülerine, gözlerimiz onlarda şimdi. Yolcular yine geldi ve yine kusursuzca yürüyorlar; başları dik, yürekleri onurlu, gülüşleri görkemlice.

Yolcular onlar yine arkası kesilmeyen yolda arka arkaya düştüler. Kemallerle, Hayrilerle, Besêlerle başlayan; Beritanlarla, Brusklarla, Rukenlerle, Baranlarla devam eden yolla yeni yürüyüşçüler eklendi. Harunê de 8 cengavar indi yola ve sabırlıca, sakince, gözleri gelecekte, hızla ilerlediler.

Harunê de 8 can, 8 kalp atışı, 8 feda olmanın özlemi, 8 teslim olmanın türkücüsü, 8 bitmeyecek sevdanın abidesi, 8 cengaver ve 8 yoldaşımız özgür ve onurlu olmanın sinesine yürüdüler. Harunê karakolunu geleceğimizde temiz bir ukdeye çevirmek için. Lanetin kalelerine sökün eylediler, ömrümüz temizlensin diye. Çünkü lanetin kazandığı, var olduğu her yerde en çok günahsızların, tertemizlerin yaşamına kir bulaşır, karaçalılar arasında kalmak düşer masumların payına. Günahı öğrenir daha doğmamışlar bile. Kendi paylarına düşeni temizlemek değildi onların ki. Kirlenmesin diye kimsenin dünyası, öksüz kalmasın diye sevgiler, bahtsız olmasın diye çocuklar, bitmişliğe ağlamasın diye analar onlar düştü yolla. Ve bu yol yolcusuz kalmasın diye zafere yürüdüler.

Elleri havada şen gülüşleri ile bize doğru dururlar. Heval de uzat elini onlara. Bırakma ellerini elinde kalsın, sakınmaz gözlerle bak O kanatlananlara bırakma yine ellerini ellerinde kalsın. Düş de olsa bırakma ellerini, sızlamasın yüreğin kabarsın artık özgürlük sonsuz diye, yenilmez diye. Ama yüce ama güçlü ama ufuk dolu ama yılmaz yolculuklara bakar gibi.

Sanma uzakları görmez yürek, sanma seçmez yolcuları. Aç yüreğini nefesin dolaşsın ve nefesin yaşam sunsun. Aç yüreğini ötelerdekini duysun. Aç yüreğini dağdan inenleri duyabilir. Aç yüreğini dağdan inenlerin soluğu sarsın seni. Kapama yüreğini taşıyabilir yolcuları. Aç yüreğini ürpermeyecek bilesin çünkü yürek tanır kendini.

Nupelda Engin

PaylaşTweetGönderPaylaşGönderTara
Önceki yazı

Ya özgür yaşam ya soykırım!

Sonraki Yazı

Yurtsever Gençlik Dergisi’nin Haziran sayısı çıktı

Sonraki Yazı
Yurtsever Gençlik Dergisi’nin Haziran sayısı çıktı

Yurtsever Gençlik Dergisi'nin Haziran sayısı çıktı

Serdem Amed – Dijital zeka köleliği

Serdem Amed - Dijital zeka köleliği

Manşet

  • HPG-BİM 2019’da Şehit Düşen 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Paylaştı
  • ÖLÜYÜ DİRİLTME KÜRT ÖLÜSÜNDEN ÖLÜ DİLLER PARADOKSUNA ( II )
  • 3. Orkeşê Festivali İkinci Gününe Büyük Bir Coşkuyla Devam Ediyor
  • Qamişlo’da Yekîtiya Jinên Ciwan Öncülüğünde Öğrencilerle Seminer
  • Muş’taki KYK Yurdunda Zehirlenen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı
  • Partiler ‘Çözüm’ Raporlarını Meclis Başkanlığı’na Sunacak
  • ÖLÜYÜ DİRİLTME KÜRT ÖLÜSÜNDEN ÖLÜ DİLLER PARADOKSUNA
  • 3. Orkeşê Festivali İlk Gününe Büyük Bir Coşkuyla Başladı

En Çok Okunanlar

  • ÖLÜYÜ DİRİLTME KÜRT ÖLÜSÜNDEN ÖLÜ DİLLER PARADOKSUNA

    ÖLÜYÜ DİRİLTME KÜRT ÖLÜSÜNDEN ÖLÜ DİLLER PARADOKSUNA

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Hamburg Gençliği: Zafer Bizim Olacaktır

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • TCŞ Stuttgart’tan “Ülkeye Dönüş” Semineri

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • ÖLÜYÜ DİRİLTME KÜRT ÖLÜSÜNDEN ÖLÜ DİLLER PARADOKSUNA ( II )

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Muş’taki KYK Yurdunda Zehirlenen Öğrenciler Hastaneye Kaldırıldı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • HPG BİM, 2024 Yılında Şehadete Ulaşan 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Paylaştı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Partiler ‘Çözüm’ Raporlarını Meclis Başkanlığı’na Sunacak

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • 3. Orkeşê Festivali İlk Gününe Büyük Bir Coşkuyla Başladı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Qamişlo’da Yekîtiya Jinên Ciwan Öncülüğünde Öğrencilerle Seminer

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Kürt Gençleri Frankfurt’ta Kültürel Etkinlikte Buluştu

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
Şimdi Oynatılan
Nûçe Ciwan

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.

Bizi Takip Edin

  • Telegram
  • Whatsapp
  • Twitter
  • YouTube

Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Dil
    • Kurmancî
    • Türkçe
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojava
      • Rojhilat
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
  • Gençlik
    • Öğrenci
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.