Enter your email Address

Salı, Aralık 16, 2025
  • Kurmancî
  • Türkçe
[email protected]
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojhilat
      • Rojava
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
    • Dergiler
  • Gençlik
    • Genç Kadın
    • Kürdistan Gençliği
    • Öğrenci
    • Avrupa
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Kültür Sanat ve Spor
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Nûçe Ciwan
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Anasayfa Derinlik Analiz

“Komutan Zilan yoldaştır emir erleri de bizleriz”

13/04/2021 - 0:03
içinde Analiz, Haberler, Manşet, Özel, Toplumsal, Tüm Haberler
Reading Time: 35 mins read
A A
“Komutan Zilan yoldaştır emir erleri de bizleriz”
PaylaşTweetle

HABER MERKEZİ – 

“Zi­lan yol­da­şın ma­ni­fes­to ni­te­li­ğin­de­ki bu mek­tup­la­rı­na ve söz­le­ri­ne faz­la ek­le­mek had­di­mi­ze ol­ma­sa ge­rek. Ama bı­rak­tı­ğı mek­tup­la­ra kar­şı­lık ver­mek, özel­lik­le be­nim açım­dan ma­ne­vi bir so­rum­lu­luk­tur. Bun­dan da öte­ye ide­o­lo­jik, si­ya­si, ör­güt­sel ve as­ke­ri alan­lar­da da bu me­saj­la­rın hal­ka, par­ti­ye ve ba­na yük­le­di­ği so­rum­lu­luk­la­rı or­ta­ya koy­mak önem­li­dir.”

“Zi­lan yol­da­şın ey­le­mi öy­le sa­nıl­dı­ğı gi­bi bir in­ti­har ey­le­mi de­ğil­dir. Ta­ma­men dö­nem­sel, ta­ri­hi, plan­lı, ol­duk­ça ör­güt­lü, ce­sur, fe­da­kar ve so­ğuk­kan­lı bir ey­lem­dir. Bir ge­ril­la bö­lü­ğü­nün ve­ya ta­bu­ru­nun ya­pa­bi­le­ce­ği bir sal­dı­rı­yı tek ba­şı­na ger­çek­leş­tir­me gi­bi bir an­la­ma sa­hip­tir. Çok ile­ri bo­yut­lu bir sal­dı­rı ey­le­mi ola­rak de­ğer­len­dir­mek ge­re­ki­yor. Unut­ma­ya­lım ki, bu yıl bo­yun­ca bel­ki de sa­yı­la­rı yüz­le­ri ­aşan ge­ril­la bir­lik­le­ri­miz en el­ve­riş­li ko­şul­lar­da bi­le bü­yük ka­yıp­lar ver­di­ler. Güç­le­ri­mi­zin ken­di­le­ri­ni bu bi­çim­de ör­güt­le­yip, düş­ma­nın üze­ri­ne yü­rü­te­me­di­ği, sağ­lık­lı ve plan­lı bir ge­ril­la ey­le­mi ger­çek­leş­ti­re­me­dik­le­ri gi­bi ak­si­ne da­ha faz­la ka­yıp­lar ver­dik­le­ri­ni söy­le­mek ge­re­ki­yor. Bel­ki de ey­lem­le­ri­mi­zin ço­ğu bu tarz­da­dır. Si­lah­lı sa­va­şım ta­ri­hi­miz­de bu yet­mez ey­lem an­la­yı­şı­nın ege­men ol­du­ğu da dik­ka­te alın­dı­ğın­da; is­ter ki­şi­lik, is­ter ge­liş­kin bir bir­lik ta­ra­fın­dan ol­sun bu dü­zey­de plan­lı bir ey­le­min pek ger­çek­leş­ti­ri­le­me­di­ği göz önü­ne ge­ti­ril­di­ğin­de, PKK si­lah­lı sa­va­şım çiz­gi­sin­de bu ey­le­min ye­ri son de­re­ce be­lir­gin­dir ve ta­ri­hi­dir. En ge­liş­kin ve ­PKK’nin hak et­ti­ği ger­çek bir ey­le­m bi­çi­mi ola­rak de­ğer­len­dir­mek müm­kün­dür.

İn­ti­har ey­le­mi de­ni­le­cek bir ­olay var­sa o da bu ey­lem de­ğil, di­ğer ey­lem­ler­dir. İn­ti­har ki­şi­lik­le­rin­den bah­se­di­le­cek­se ve bu ki­şi­lik­ler kim­ler­dir di­ye so­ru­la­cak olur­sa siz­le­rin ki­şi­lik­le­ri­dir. İn­ti­har­va­ri ey­lem an­la­yı­şın­dan en ­uzak yak­la­şım bu mi­li­tan yol­da­şın ey­le­mi­dir. Ol­duk­ça öz­gür ira­de­li, plan­lı ve son de­re­ce risk­li ko­şul­lar­da ek­sik­siz ola­rak böy­le bir ey­lem ger­çek­leş­tir­mek ol­sa ol­sa ­PKK’nin as­ke­ri çiz­gi­si­ne de bir çı­kış yap­tır­mak­la ­izah edi­le­bi­lir. Bu hu­sus­la­rı faz­la aç­ma ge­re­ği duy­mu­yo­rum, sa­de­ce yanlış bir ta­nım­la­ma­yı ön­le­mek ­için bu­nu be­lirt­me ge­re­ği­ni du­yu­yo­rum. İs­ter ey­lem­ler­den ka­çı­nan, is­ter in­ti­har­va­ri bi­çim­de düş­ma­na hiç­bir za­rar ver­me­den ken­di­siy­le bir­lik­te yüz­ler­ce yol­da­şı­nın im­ha ol­ma­sı­na yol ­açan ey­lem an­la­yı­şı an­cak in­ti­har ola­rak de­ğer­len­di­ri­le­bi­lir. Zi­lan yol­da­şın ger­çek­leş­tir­miş ol­du­ğu bu ey­lem ay­nı za­man­da in­ti­har­va­ri ey­lem an­la­yı­şı­na da bü­yük bir dar­be­dir, bir pan­ze­hir­dir.

Öle­cek­se­niz doğ­ru ­ölün! Sal­dı­ra­cak­sa­nız doğ­ru sal­dı­rın! Bu ol­duk­ça so­mut. Zi­lan yol­da­şın ey­le­mi böy­le­si­ne gör­kem­li me­saj­lar­la do­lu. Bü­tün ­Dersim’de, ­Kürdistan’da ge­ril­la­nın ya­pa­ma­dı­ğı­nı böy­le ya­pın di­yor. Bu ol­duk­ça ­açık ve net.

Bı­rak­tı­ğı mek­tup­lar­da ol­duk­ça çar­pı­cı yön­ler var. Özel­lik­le ­PKK’nin ide­o­lo­jik-po­li­tik hat­tı­nın mü­kem­mel ve çok öz­lü kav­ra­nıl­ma­sı söz ko­nu­su. He­men be­lir­te­yim ki, bun­lar be­nim ­için ol­duk­ça do­yu­ru­cu­dur. Mek­tup­lar­da ey­le­min ide­o­lo­jik-po­li­tik te­me­li­ni, çer­çe­ve­si­ni mü­kem­mel or­ta­ya ko­yu­yor. İş­te “­PKK’nin ide­o­lo­jik-po­li­tik özün­den ha­be­rim yok, be­nim sa­de­ce ey­lem an­la­yı­şım var, in­ti­har an­la­yı­şım var” de­mi­yor. Unut­ma­ya­lım ki, ya­pı­mı­zın ey­lem­ci­li­ğin­de ide­o­lo­jik-po­li­tik esas­lar­dan ko­puk­luk ile­ri dü­zey­de­dir. Bu yö­nüy­le de ­PKK’nin ey­lem an­la­yı­şı­na bü­yük do­ğal­lık ka­zan­dı­rı­yor. “İd­dia, ka­rar­lı­lık, net­leş­me, bağ­lı­lık gi­bi ko­nu­lar­da tam güç­len­di­ği­mi be­lir­te­bi­li­rim” di­yor ve doğ­ru bir ka­rar gü­cü­ne ulaş­tık­tan son­ra PKK ger­çek­li­ği­nin kı­sa bir de­ğer­len­dir­me­si­ni ya­pı­yor.

Bu bir manifestodur

İra­de­si var, ­salt ira­dey­le de ye­tin­mi­yor. ­PKK’yi ne ka­dar güç­lü kav­ra­dı­ğı­nı or­ta­ya ko­yu­yor. ­PKK’yi kav­ra­ma­dan, PKK adı­na ey­lem yap­ma hak­kı­nı ken­din­de gör­mü­yor ve bu­nu bü­yük bir ya­nıl­gı ve hak­sız­lık ola­rak de­ğer­len­di­ri­yor. PKK adı­na ya­pı­la­cak bir ey­le­min ­PKK’nin özü­nün doğ­ru kav­ra­nıl­ma­sın­dan geç­ti­ği­nin ol­duk­ça far­kın­da. Bu ay­nı za­man­da par­ti için­de­ki yan­lış ba­zı ey­lem sa­hip­le­ri­ne ol­duk­ça cid­di bir eleş­ti­ri­dir. Di­ğer ta­raf­tan siz­ler de ey­lem­ci­lik ya­pı­yor­su­nuz. Az­mi­niz, ka­rar­lı­lı­ğı­nız, id­di­a­nız, mo­ra­li­niz, net­leş­me­niz ne ka­dar? ­PKK’yi ne ka­dar kav­ra­mış­sı­nız? Zi­lan yol­daş­ta bü­tün bun­lar ­açık ve ol­duk­ça müt­hiş bir par­ti ta­nı­mı­na ula­şı­yor.

Bu bir man­i­fes­to­dur. Bir ye­min­dir. Pe­ki siz­ler par­ti­yi bu bi­çim­de ta­nı­yor mu­su­nuz? Ta­nı­mı­yor­sa­nız ­PKK’nin si­la­hı­nı ne­den ta­şı­yor­su­nuz? Bu hal­kın ta­ri­hi ger­çek­li­ğin­den ha­ber­siz­se­niz sa­vaş ve par­ti saf­la­rın­da ne işi­niz var? Zi­lan yol­daş ey­le­min­de bun­la­rı açık­ça or­ta­ya ko­yu­yor.

Güç­lü ve doğ­ru bir ta­rih an­la­yı­şı­na da sa­hip. Mü­kem­mel bir ta­rih özet­le­me­si ya­pı­yor. Ta­ri­hi te­mel­le­re da­yan­ma­yan bir da­va ada­mı kök­süz­dür. Bu bü­yük yol­daş, ke­sin­lik­le ta­ri­hi te­mel­le­ri gö­rü­yor ve ta­ri­he kök sal­ma ge­re­ği­ne so­nu­na ka­dar ula­şı­yor.

Bu­nun far­kın­da. Bu­nun bi­lin­cin­de. Bu­nun so­rum­lu­lu­ğun­da. Mü­kem­mel bir ey­lem tar­zı. Yi­ne di­ğer dün­ya dev­rim­le­riy­le Kür­dis­tan dev­ri­mi­ni kı­yas­lı­yor. Kür­dis­tan dev­rim so­mu­tu­nun tak­ti­ği­ni gö­rü­yor. Be­nim bi­le bu ka­dar ifa­de et­mek­te, açık­lık ge­ti­re­me­ye­ce­ğim bir bi­çim­de Kür­dis­tan dev­ri­mi­nin özü­nü di­le ge­ti­ri­yor. “Öy­le ge­nel il­ke­ler adı­na, dün­ya­da dev­rim­ler böy­le ­olur, ­Kürdistan’da böy­le ­olur” de­mi­yor. Çok so­mut, öz­gün­lü­ğü için­de bir dev­rim ol­du­ğu­nu ­açık bir bi­çim­de di­le ge­ti­ri­yor. Ken­di ey­le­mi­ni de bu­na da­yan­dı­rı­yor.

Ge­nel bir dev­rim­ci de­ğil, bü­yük bir Kür­dis­tan dev­rim­ci­si­dir.

De­rin za­af­la­rı­nı, za­yıf­lık­la­rı­nı, ken­di kök­süz­lü­ğü­nü gö­rü­yor ve bi­li­yor. Bü­tün bun­la­ra rağ­men bü­yük yü­re­ği­ni, bü­yük adan­mış­lı­ğı­nı ver­mek­ten çe­kin­mi­yor.

Bu ara­da ön­der­lik ger­çe­ği­ni mek­tu­bun he­men he­men bü­tün pa­rağraf­la­rın­da iş­le­miş. Bu yol­daş be­ni ta­nı­maz ve en ye­ni yol­daş­lar­dan bi­ri­dir. Fa­kat ön­der­li­ği mü­kem­mel in­ce­le­di­ği or­ta­ya çı­kı­yor. 20-30 yıl­dır bi­zim­le bir­lik­te olan­lar var, yi­ne her gün siz­ler­le ön­der­lik ger­çe­ği­ni ala­bil­di­ği­ne tar­tı­şı­yo­ruz, ama bu yol­daş­la uzak­tan da ol­sa ko­nuş­ma­dık. Fa­kat bü­tün bun­la­ra rağ­men bu ka­dar an­la­ya­bi­len, an­la­mak­la ye­tin­me­yen, yo­rum­la­ya­bi­len, özüm­se­ye­bi­len ve bu­nu mi­li­tan ki­şi­li­ği­ne dö­nüş­tü­re­bi­len ger­çek bir ­PKK mi­li­ta­nı ola­rak de­ğer­len­dir­mek ge­re­ki­yor. Ger­çek bir ­PKK’lilik olu­yor.

Her gün öze­leş­ti­ri ve­rip de, köy­lü­lü­ğüm, kü­çük-bur­ju­va­lı­ğım, ­özel sa­vaş­tan et­ki­len­miş­li­ğim de­me­nin, doğ­ru ol­ma­dı­ğı­nı ve bu­nun PKK ger­çe­ğin­de or­ta­ya çık­tı­ğı­nı be­lir­ti­yor. Bu çar­pı­cı bir tes­pit­tir. Çün­kü PKK için­de gaf­le­ti ya­şa­ma en çok bu bi­çim­de ken­di­ni gös­te­ri­yor. Bun­dan çı­kış ­için ger­çek bir PKK ki­şi­lik özel­li­ği­ni or­ta­ya ko­yu­yor.

Ey­le­min ken­di­si düş­ma­na yö­ne­lik ne ka­dar bü­yük bir çı­kış­sa, ay­nı za­man­da as­ke­ri ve ge­ril­la tak­tik­le­ri­mi­zin ne ol­ma­sı ge­rek­ti­ği hu­su­sun­da da en par­lak bir tu­tu­mu ifa­de et­mek­te­dir. Yi­ne par­ti için­de ör­güt­lü ya­şa­mın na­sıl tem­sil edil­me­si ge­rek­ti­ği ko­nu­sun­da da en bü­yük çı­kış­tır. Bu yön, düş­ma­na kar­şı çı­kış­tan da­ha önem­li­dir. Ör­gü­tü uğ­raş­tır­ma­yan, ör­gü­te ken­di dü­zen­den kal­ma ki­şi­lik özel­lik­le­ri­ni yan­sıt­ma­yan, ör­gü­te gi­rer gir­mez onu mah­kum et­me­yi ba­şa­ran bir mi­li­tan ke­sin­lik­le önem­li çı­kış­la­rın sa­hi­bi ­olur. Bun­dan do­la­yı par­ti için­de net ol­mak ge­rek­ti­ği­ni be­lir­ti­yor. La­fa­zan­lık­la, de­ma­go­jiy­le ken­di­ni as­la has­ta­lık­lı kıl­ma­mak, her tür­lü ide­o­lo­jik, si­ya­sal, ör­güt­sel esas­la­rı­mız­la bağ­daş­ma­ya­cak, tu­tum ve dav­ra­nış­la­ra fır­sat ver­me­mek ge­rek­ti­ği­ni ey­le­miy­le di­le ge­ti­ri­yor. Ve müt­hiş bir di­re­niş ki­şi­li­ği­ne ulaş­mak, top­ye­kün üze­ri­mi­ze ge­len düş­ma­na kar­şı top­ye­kün di­re­niş için­de ol­mak, ­akıl sı­nır­la­rı­nı zor­la­yan bir di­ren­me­yi, ­PKK’nin te­mel ka­rak­te­ri ola­rak de­ğer­len­di­ri­yor. Bu­ra­da, bu yol­da­şı­mız kim­se­nin gös­te­re­me­ye­ce­ği bir bi­çim­de par­ti­nin mi­li­tan­lık özel­lik­le­ri­ne müt­hiş sa­hip çı­kı­yor.

Düş­ma­nın top­ye­kün üze­ri­mi­ze gel­mek­te ol­du­ğu­nu be­lir­ti­yor. Yi­ne düş­ma­nın ge­liş­tir­miş ol­du­ğu 1996 ba­har ope­ras­yon­la­rı­nın bi­lin­ci­ne de ulaş­tı­ğı­nı ve bu­na kar­şı PKK mi­li­tan­la­rın­da na­sıl bir ey­lem­li­lik tar­zı­nın ge­liş­me­si ge­rek­ti­ği­ni ka­nıt­la­mak ­için böy­le bir ey­lem­li­lik içi­ne gi­ri­yor. Ta­ma­men tak­tik­sel bir çı­kı­şı ken­di şah­sın­da ger­çek­leş­ti­ri­yor. Düş­ma­nın dö­ne­me da­yat­tı­ğı im­ha tak­tik­le­ri var. Sa­bo­taj­lar, su­i­kast­ler, çok ge­liş­miş ope­ras­yon­la­rın ol­du­ğu­nu dü­şü­ne­rek biz­le­rin de na­sıl bir tak­tik ey­lem an­la­yı­şı içe­ri­sin­e gir­me­miz ge­rek­ti­ği­ni be­lir­ti­yor. Za­ten ba­har­da in­ti­har ey­le­mi ge­liş­ti­re­bi­li­riz, di­ye bir ta­nım­la­ma­ya da ulaş­mış­tık. ­Kürt hal­kı­nı, her in­sa­nı­mı­zı bü­yük bir bom­ba ha­li­ne ge­ti­re­ce­ğiz di­yor­duk. As­lın­da bu­ra­da Zi­lan yol­daşın bu ta­li­ma­tın na­sıl ye­ri­ne ge­ti­ril­me­si ge­rek­ti­ği üze­rin­de yo­ğun­ca dur­du­ğu an­la­şıl­mak­ta­dır.

Baş­ta da be­lirt­ti­ğim gi­bi bu bir in­ti­har de­ğil, cid­di bir sal­dı­rı ey­le­mi­dir. Ör­nek bir ey­lem­dir. Her­kes böy­le ya­par di­ye bir du­rum yok. Ol­duk­ça ka­li­te­li ve ol­duk­ça plan­lı ol­du­ğu or­ta­da­dır.

Bu bir ­emir! Bu bir sem­bol! Bu bir tarz­dır! Ve bu bir ilk ve son ey­lem­dir. Bu bi­zim ­için bir çağ­rı­dır. Bu­nun na­sıl an­la­şıl­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni Zi­lan yol­daş açık­ça or­ta­ya ko­yu­yor. An­cak ken­di­mi­zi bü­yük bom­ba­lar ha­li­ne ge­tir­mek­le an­la­şı­la­bi­lir. Bir man­ga­yı, bir ta­bu­ru bom­ba ha­li­ne ge­tir­mek­le an­la­şı­la­bi­lir. Sa­de­ce as­ke­ri-tek­nik yön­le­riy­le de­ğil, ör­güt öl­çü­le­riy­le ken­di­mi­zi bü­yük bom­ba­lar ha­li­ne ge­tir­mek­le çiz­gi ge­rek­le­ri­ne ula­şa­rak, ör­güt­sel bom­ba ha­li­ne gel­mek­le an­la­şı­la­bi­lir.

Ne­dir bu?

La­fa­zan­lık­la, di­ğer tür­lü yet­mez­lik­ler­le ör­gü­tün öz­gün­lü­ğü­nü boz­ma­ya­cak­sın! Par­ti­nin ide­o­lo­jik-si­ya­si ger­çek­li­ği var, bun­lar­la oy­na­ma­ya­cak­sın, par­ti­nin ide­o­lo­jik-si­ya­si ger­çe­ğiy­le ya­şa­cak­sın! Her şey­den ön­ce par­ti­nin bir di­re­niş ger­çe­ği var. Ne­dir bun­lar? Mo­ral, ira­de, ­azim, fe­da­kar­lık! Bun­lar ey­lem­dir, bom­ba­dır, tak­tik­tir. İş­te bü­tün bun­lar­la ya­şa­ya­cak­sın. Bu­nun dı­şın­da­ki bir ya­şam sah­te­dir, ger­çek de­ğil­dir. Öy­le san­dı­ğı­nız gi­bi böy­le­si ey­lem­ler ­ucuz ey­lem­ler de­ğil­dir. Sa­de­ce in­sa­nın be­de­ni­ne sar­dı­ğı sı­ra­dan bir bom­ba pa­ke­ti de de­ğil­dir. ­Eğer ey­le­mi böy­le de­ğer­len­di­rir­se­niz ha­ka­ret et­miş olur­su­nuz. Çağ­rı­yı çok kü­çük de­ğer­len­dir­miş olur­su­nuz. Bü­yük bir ce­sa­ret ve çağ­rı­dır ­onun ­için bu yi­ği­din hak­kı­nı ver­me­miz ge­re­ki­yor.

Na­sıl hak­kı­nı ve­re­ce­ğiz? Ör­güt­sel bom­ba ola­cak­sın! İde­o­lo­jik-si­ya­si bom­ba ola­cak­sın!  Mo­ral, üs­lup bom­ba­sı ola­cak­sın! Zi­lan yol­da­şın ko­nuş­ma­sı­nı te­le­viz­yon­dan da din­le­dik. Ol­duk­ça ye­rin­de ve et­ki­le­yi­ci bir hi­ta­ba sa­hip ol­du­ğu he­men açı­ğa çı­kı­yor.

Son had­di­ne ka­dar di­ren­mek na­sıl ola­bi­lir? Çok zor­lan­dın ve çok iyi vur­mak mı is­ti­yor­san alır­sın bir man­ga­yı müt­hiş ör­güt­ler­sin, plan­lar­sın, do­na­tır­sın ve güç­lü bir ey­le­min sa­hi­bi olur­sun. Ba­kın Zi­lan yol­daş, gün­ler­ce ­Dersim’de ka­lı­yor, ken­di­ni ko­ru­yor ve düş­ma­nı ­adım ­adım gö­zet­li­yor. O mey­dan tö­ren­le­rin­de kuş uçur­tul­maz, fa­kat içi­ne ka­dar sı­za­bi­li­yor. Ve ey­le­mi ger­çek­le­şi­yor. Bun­dan da­ha plan­lı bir ge­ril­la ey­le­mi ola­bi­lir mi? Te­laş­lı ve ya­rım ya­ma­lak bir ey­lem yap­mı­yor. Fa­kat siz­le­rin ey­lem tarz­la­rı ise al­lah­lık ey­lem­ler­dir. Ne bir keş­fi, ne bir pla­nı, ne bir ha­zır­lı­ğı var. Da­ha ­adım at­ma­dan far­k e­dil­dik, ça­tış­ma­ya dö­nüş­tü der­si­niz. O ka­dar de­ne­yi­mi­niz, gü­cü­nüz var o dağ­lar­da, oy­sa Zi­lan yol­daş da­ha bir yıl­lık bir sa­vaş­çı. Fa­kat böy­le plan­lı ve bü­yük so­nuç­lar do­ğu­ran bir ey­le­mi o bir­lik­ler­le ger­çek­leş­ti­re­mi­yor­su­nuz. Oy­sa bu ey­lem tar­zın­da müt­hiş bir ger­çek­leş­tir­me dü­ze­yi var. Bu­ra­da da gö­rül­dü­ğü gi­bi, bir ki­şi­nin ger­çek­leş­tir­me dü­ze­yi böy­le ola­bi­li­yor. Tek­ni­ğin faz­la ol­ma­dı­ğı da göz önü­ne ge­ti­ri­lir­se bu­na rağ­men ­Türkiye’yi bu ka­dar sar­san, kap­sam­lı bir ey­lem olu­yor. Şim­di bu­nu mu ­esas ala­ca­ğız yok­sa der­me-çat­ma ve ço­ğun­luk­la kay­bet­ti­ren, sö­zü­mo­na ken­di­ni ya­şat­mak ­için bü­tün de­ğer­le­ri çar­çur ­eden ey­lem an­la­yı­şı­nı mı ve­ya in­ti­har­va­ri bi­çi­mi mi? Kaç ta­ne Gü­ney sa­va­şı, Bo­tan, Zağ­ros, Gar­zan sa­va­şı ver­dik, hep­si par­ti­nin mo­ra­li­ni dü­şür­dü ve de­ğer­le­ri­mi­zi bir hiç pa­ha­sı­na düş­ma­na kap­tır­dı. Şim­di bun­la­rı mı bu ey­lem­le kı­yas­la­ya­ca­ğız? Bu ey­lem ­salt bir ki­şi­nin ey­le­mi de­ğil­dir, par­ti­nin za­fe­ri ke­sin­leş­ti­ren bir ey­lem sti­li ola­rak de­ğer­len­di­ril­me­si ge­re­ki­yor. PKK mi­li­tan­lı­ğı­nın, özel­lik­le bu ka­dar tec­rü­be­li ko­mu­tan­la­rı­nın, sa­vaş­çı­la­rı­nın ey­lem an­la­yı­şı­nın na­sıl ol­ma­sı ge­rek­ti­ği­ni bu ey­lem an­la­yı­şı em­re­di­yor.

Top­ye­kün sal­dı­rı­ya kar­şı, düş­ma­nı bo­şa çı­kar­ta­cak ve za­fe­ri ke­sin­leş­ti­re­cek ­tarz na­sıl ol­ma­lı so­ru­su­nu so­ru­yor. Ay­lar­dır bu­nu tar­tı­şı­yo­ruz. Bü­tün par­ti­yi, bü­tün hal­kı, hat­ta be­ni he­def­le­yen sa­bo­ta­ja kar­şı na­sıl ce­vap ve­ril­me­si ge­rek­ti­ği­ni çok iyi kav­ra­mış, plan­la­mış ve uy­gu­la­mış­tır. Bu ey­lem, sa­de­ce 1996 yı­lı­nın de­ğil, PKK ta­ri­hi­nin, hat­ta ulu­sal kur­tu­luş sa­va­şı­mı­zın en bü­yük, en kut­sal ve en so­nuç alı­cı ey­le­mi­dir. Za­ten böy­le ol­ma­say­dı düş­man ge­nel­kur­ma­yı telaşla, ­özel yıp­rat­ma ça­lış­ma­la­rı­na gir­mez­di. Ben bi­le baş­lan­gıç­ta ­fark et­mek­te zor­luk çek­tim. İş­te has­ta­lık­lı bir kız­dı, psi­ko­lo­jik so­run­la­rı var­dı. Ka­dın na­sıl ka­dın ol­mak­tan çı­ka­rıl­mış, se­si baş­ka­dır, ken­di­si baş­ka­dır bi­çi­min­de Av­ru­pa des­tek­li Tür­ki­ye ça­pın­da bir yıp­rat­ma sa­va­şı yü­rüt­tü­ler. Ge­nel­kur­may mer­ke­zi­nin böy­le bü­yük bir yıp­rat­ma sa­va­şı­na gir­me­si ey­le­min bü­yük­lü­ğü­nü, kut­sa­llı­ğı­nı ve öne­mini gös­ter­mek­te­dir. Yi­ne ge­nel­ kur­may­lık ey­le­min ba­na iliş­kin bağ­lı­lı­ğı­nı gö­rü­yor ve be­nim ka­dı­nı ne ha­le ge­tir­di­ği­mi, bu ara­da bir ka­ra­la­ma ara­cı ola­rak, o ha­in-pro­vo­ka­tif ki­şi­lik­le­rin de­ğer­len­dir­me­le­ri­ni bir kez da­ha gün­de­me ge­ti­re­rek ey­le­mi çar­pı­ta­rak, ka­mu­o­yu­nun mu­az­zam et­ki­len­me­si­ni ön­le­mek is­ti­yor. Şo­ka uğ­ra­yan kit­le­si­ni, ken­di­ne ge­tir­mek is­ti­yor. De­mek ki, bu ey­lem sa­de­ce ta­ri­hi, kut­sal­lık de­re­ce­sin­de bir ey­lem de­ğil, dö­nem­sel ola­rak da tam bir za­fer ey­le­mi­dir. Mü­kem­mel bir pra­tik ger­çek­leş­me. Ger­çek bir tak­tik uy­gu­la­ma olu­yor. ­Eğer bü­tün bir­lik­le­ri­miz, bü­tün mi­li­tan­la­rı­mız ay­nı ce­sa­re­ti, fe­da­kar­lı­ğı, plan­lı­lı­ğı ve so­ğuk­kan­lı­lı­ğı bu bi­çim­de ör­güt­ler ve mev­zi­len­di­rir­ler­se; bü­yük bir ­azim, bü­yük bir ira­de ve mo­ral­le ey­le­me yak­la­şır­lar­sa bu ke­sin za­fer­dir. Bu yol­da­şı­mı­zın tek ba­şı­na yap­tı­ğı­nı siz­ler bir ta­bur­la, hat­ta on bin ki­şi­lik bir düş­man gü­cü­nün üs­tü­ne yü­rü­ye­rek bü­yük za­fer­ler ka­zan­ma­nız iş­ten bi­le de­ğil­dir. Zi­lan yol­daş ken­di­ni düş­ma­nın en azın­dan bir ta­bur gü­cü­ne kar­şı gö­tür­müş­tü. Mut­lak bir za­fer plan­la­ma­sı yap­mış. Ya­ka­lan­ma­mış, kuş­ku bi­le çek­me­miş­tir. Düş­ma­nın tam kal­bin­de pat­la­mış­tır. ­Evet, ay­nı ted­bir­li­li­ği, ha­zır­lı­ğı, giz­li­li­ği bü­tün bir­lik­le­ri­miz gös­ter­se bu dö­ne­min ta­ma­men tak­tik za­fe­ri­dir.

Ey­lem bir ki­şi­nin ey­le­mi­dir, an­cak onu bağ­lar de­mek ha­ka­ret­tir. Bu bir ger­çek PKK tak­ti­ği­dir, PKK tar­zı­dır. ­PKK’nin dö­ne­me ce­vap ver­me­si ge­re­ken ey­lem tar­zı­dır. PKK or­du­su­nun dö­ne­me da­yat­ma­sı ge­re­ken bi­ri­cik doğ­ru ey­lem an­la­yı­şı­dır. Di­ğer hep­si yan­lış, sa­de­ce bu doğ­ru­dur. Bü­tün ­Türkiye’nin, hat­ta ­Amerika’nın bi­le şo­ke ol­du­ğu­nu Tür­ki­ye ba­sın-ya­yı­nı söy­lü­yor. ­Hâlâ ey­le­mi tar­tı­şı­yor­lar. Bu ey­le­min bü­yük­lü­ğü­nü ve ey­le­mi ger­çek­leş­ti­re­nin bü­yük ki­şi­li­ği­ni gös­te­ri­yor. Ama biz ­hâlâ ey­le­mi saf­la­rı­mı­za tam an­la­mıyla yan­sı­ta­ma­dık. İş­let­sek, ör­güt­le­sek, özüm­set­sek bu ey­le­min ta­ri­hi ola­rak na­sıl bir yön çi­ze­ce­ği açık­tır. Yi­ne bir hal­kın di­ri­li­şi, ka­dı­nın di­ri­li­şi di­yor.

Ay­rı­ca bu ey­le­min ­Dersim’de ger­çek­leş­me­si de önem­li­dir. Bu ay­nı za­man­da ­Dersim’in de di­ri­li­şi­dir. İçin­de unu­tul­maz ve bel­ki de ya­şa­mın bi­ri­cik kay­na­ğı ola­rak bu ki­şi­lik ve ey­le­mi de­ğer­len­di­ri­le­cek­tir. Kah­ra­man­ca olan­lar ta­ri­he an­cak böy­le bir et­ki bı­ra­kır­lar. Bit­mez-tü­ken­mez bir hal­ka, ka­dı­na, hat­ta in­san­lı­ğa güç ve­ren bir kay­nak ola­rak de­ğe­ri­nin tak­dir edil­me­si ge­rek­ti­ği çok açık­tır. Çün­kü bü­tün bir in­san­lık adı­na ya­pı­lan bir ey­lem­dir. Dü­şü­rü­len in­san­lı­ğa kar­şı, müt­hiş fa­şist bir re­ji­me-or­du­ya kar­şı, em­per­ya­liz­me kar­şı, ka­dın cin­si­nin dü­şü­rül­me­si­ne kar­şı bü­yük bir ey­lem, bü­yük bir di­ren­me.

Bu ey­lem­le ken­di­mi ver­mek ye­ter­siz­dir. İs­ter­dim baş­ka bir bi­çim­de de ken­di­mi ver­me­yi, hat­ta ca­nı­mı­zı bi­le ver­mek ye­ter­li de­ğil­dir. Keş­ke ca­nı­mız­dan baş­ka ve­re­cek şey­le­ri­miz ol­say­dı di­yor. Biz her za­man şu­nu söy­le­dik; ca­nı­nı ver­mek yet­mi­yor. Da­ha baş­ka şey­ler ver­mek ge­re­ki­yor. Ne­dir bun­lar? Ye­te­nek­le­ri­niz­dir. Ca­nı­nı ucuz­ca ver­me­ni­zi is­te­mi­yo­ruz. Ni­te­kim bu ey­lem­de ca­nı­nı ucuz­ca ver­mek yok­tur. Müt­hiş ye­te­nek­ler bi­ri­ki­mi var­dır. Hep­si­ni ve­ri­yor. Ama bu­na rağ­men, keş­ke da­ha ve­re­cek şey­le­ri­miz ol­say­dı” di­ye­bi­li­yor. Şöy­le key­fi ya­şa­rım, böy­le si­ga­ra sa­ra­rım, böy­le ben­ci­lim, böy­le bi­rey­ci­yim ko­nu­la­rı saf­la­rı­mız­da çok­ça tar­tı­şıl­dı. Şim­di bu ey­lem ay­nı za­man­da bun­la­ra da bü­yük bir ce­vapt­ır.

Yi­ne ya­şa­mı­mı­zın müt­hiş bir sev­gi, ce­sa­ret, ­inanç ve ­onur dü­ze­yi ver­di­ği­ni söy­lü­yor. Bi­zim tem­sil et­ti­ği­miz ya­şa­mın ta­nı­mı­nı ya­pı­yor. Dev­ri­min te­mi­na­tı ol­du­ğu­mu­zu be­lir­ti­yor. Şu­nu iyi kav­ra­dı­ğı or­ta­ya çı­kı­yor: Onur­lu bir ya­şam, sev­gi, ce­sa­ret, ­inanç, ­azim di­yor. Dü­şü­ren, par­ça­la­yan, bö­len de­ğer­ler ya­nın­da bu ka­dar bağ­la­yan de­ğer­ler di­yor. Siz­le­rin biz­le­re ­olan sev­gi­si­ni dü­şü­nü­yor ve ma­ne­vi güç alı­yor. Şe­hi­de en bağ­lı ­olan siz­si­niz di­yor. Bu­ra­sı ol­duk­ça önem­li. ­Eğer bil­se ki, şe­hi­de en bağ­lı ­olan ön­der­lik ol­maz­sa bu ey­le­mi yap­maz. Çün­kü bir soy­suz ey­le­mi tak­tir et­me­ye­bi­lir. En bü­yük ey­lem­ci­ler ­esas ola­rak gü­ven­dik­le­ri de­ğer­ler ­için ey­lem ya­par­lar ve­ya o de­ğer­le­rin sem­bo­li­ze edil­di­ği, yo­ğun­laş­tı­ğı ki­şi­lik­le­ri ­esas alır­lar. So­rum­lu­dur­lar ve can­la­rı­nı böy­le bo­şa ate­şe at­maz­lar. Onu müt­hiş bağ­la­yan, onu et­ki­le­yen, son­suz gü­ven ve­ren bir de­ğer, bir sem­bol, bir ön­der­lik ol­maz­sa hiç kim­se böy­le bir şe­ye ce­sa­ret ede­mez.

“Ya­şa­ma çok bağ­lı­yım ve ya­şa­mın ger­çek­leş­me­si ­için bu­nu ya­pı­yo­rum” di­yor. Şim­di bu­nu kim ger­çek­leş­ti­re­cek? Han­gi ­tarz, han­gi par­ti? Öz­gür­leş­tir­me­nin ve ken­di­ni ger­çek­leş­tir­me­nin yo­lu sa­vaş­tan geç­mek­te­dir. Ya­ni böy­le ölü­yo­rum, gi­di­yo­rum de­mi­yor. Öz­gür­leş­tir­mek ve ken­di­ni ger­çek­leş­tir­me bu yol­da­şı­mız­da esas­tır. Bu sa­va­şı ve­rir­ken ya­şa­ya­ca­ğı­na ina­nı­yor. Ke­sin­lik­le ka­bul edil­me­si ge­re­ken ya­şam sı­nır­la­rı­na doğ­ru yü­ce­li­yor. An­lam ola­rak, ­halk ola­rak, par­ti ola­rak, ki­şi­lik ola­rak yü­ce­le­şi­yor ve yük­se­li­yor. ­Eğer kül ­olan bir şey var­sa bu da­ha ön­ce düş­man ege­men­li­ği al­tın­da çi­zi­len ya­şam­dan baş­ka bir şey de­ğil­dir. Ya­şam adı­na yü­ce­len ne var­sa bu­ra­da giz­li­dir. ­Ölen, öl­me­si ve kül edil­me­si ge­re­ken ne var­sa mah­kum edil­miş­tir. Di­ğer yan­dan yü­cel­til­me­si ge­re­ken şa­ha­det­ler var, on­lar da yü­cel­til­miş­tir. Tam­ da bu te­mel­de, “Maz­lum, Hay­ri, Ke­mal, Fer­hat, Bâse, Be­ri­tan, Be­ri­van, Ro­ha­ni yol­daş­la­rın di­re­niş ge­le­nek­le­ri­ne bağ­lı­lık­la­rı sür­dür­mek is­ti­yo­rum” di­yor. Bu yol­daş­la­rın da na­sıl bir ya­şam ­için yü­cel­dik­le­ri ve ne­yi yer­le bir et­tik­le­ri göz önü­ne ge­ti­ri­lir­se bu hal­ka­la­rın na­sıl bir ya­şama müt­hiş bağ­lı ol­duk­la­rı­nı ilik­le­ri­mi­ze ka­dar his­se­de­bi­li­riz.

“Hal­kı­mın öz­gür­lük is­te­mi­nin ifa­de­si ol­mak is­ti­yo­rum. Em­per­ya­liz­min ka­dı­nı kö­le­leş­ti­ren po­li­ti­ka­la­rı­na ­karşı, bom­ba­yı ken­dim­de pat­la­ta­rak hın­cı­mın ve öf­ke­min bü­yük­lü­ğü­nü gös­ter­mek is­ti­yo­rum” di­yor. Bu­ra­da em­per­ya­liz­min ve ­Türkiye’deki en çü­rük ve en ber­bat ka­pi­ta­liz­min bi­rik­tir­di­ği kin ve öf­ke var. Ar­dın­dan “Kür­dis­tan ka­dı­nının di­ri­li­ş sem­bo­lü ol­mak is­ti­yo­rum” di­yor. As­lın­da dü­ze­nin ki­şi­lik­ler­de ya­rat­tı­ğı tah­ri­ba­tı gö­rü­yor ve bu­na kar­şı ol­duk­ça bü­yük bir kin ve öf­ke bi­rik­ti­ri­yor. Ay­nı za­man­da gü­zel ka­dı­nın da na­sıl ger­çek­le­şe­ce­ği­ni de çok ­açık bir bi­çim­de or­ta­ya ko­yu­yor ve bu­nun sem­bol ifa­de­si ol­mak is­ti­yor. Böy­le bir de­ğer­len­dir­me ka­dın ça­lış­ma­la­rı ­için ol­duk­ça isa­bet­li bir yak­la­şım sun­mak­ta­dır.”

Halklar Önderi Abdullah Öcalan/5 Temmuz 1996

PaylaşTweetGönderPaylaşGönderTara
Önceki yazı

GÜNDEM 13 NİSAN 2021

Sonraki Yazı

“Sevdası Nurhaklarda saklı Yaser”

Sonraki Yazı
“Sevdası Nurhaklarda saklı Yaser”

"Sevdası Nurhaklarda saklı Yaser"

Avukatlardan İmralı başvurusu; İvedi olarak ziyaret talebimiz kabul edilmelidir!

Avukatlar İmralı'ya gitmek için yeniden başvuru yaptı

Manşet

  • Fırat Kantonu’nda Önder Apo’ya Özgürlük Yürüyüşü
  • Rakka’da Tevgera Ciwanên Şoreşger ve Yekîtiya Jinên Ciwan Öncülüğünde Şehitler Anıldı
  • Amed’de ‘Umut ve Özgürlük’ Mitingi Düzenlenecek
  • “Silava” Dergisinin Yeni Sayısı Yayınlandı
  • Tevgera Ciwanên Şoreşger Derazor’da Yıllık Toplantısını Gerçekleştirdi
  • “Sosyalizmi Yaşamayı Sosyalizmi Konuşmaktan Daha Değerli Buluyoruz” diyor, Önder Apo
  • 60 Saniye’de Günün Önemli Haberleri
  • Kobanê’de Futbol Hakemliği Eğitim Kursu Tamamlandı

En Çok Okunanlar

  • MARSİLYA GENÇLİĞİNDEN ÜLKEYE DÖNÜŞ ÇALIŞTAYI

    MARSİLYA GENÇLİĞİNDEN ÜLKEYE DÖNÜŞ ÇALIŞTAYI

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Wan’da Binlerin Katılımıyla Halk Buluşması

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • “Sosyalizmi Yaşamayı Sosyalizmi Konuşmaktan Daha Değerli Buluyoruz” diyor, Önder Apo

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • HPG BİM 2018’de Şehit Düşen 5 Özgürlük Gerillasının Kimlik Bilgilerini Paylaştı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • YENİLENDİ – NRW Gençliği Ülkeye Dönüşü Tartıştı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Riha’da Trafoya Giren Genç Akıma Kapılarak Hayatını Kaybetti

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Hesekê’de Genç Kadınlar Öncülüğünde Kadın Savunması Konulu Çalıştay

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • 60 Saniye’de Günün Önemli Haberleri

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • “Silava” Dergisinin Yeni Sayısı Yayınlandı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
  • Melun’da Gençler Önder APO’ya Özgürlük Sloganlarını Haykırdı

    0 paylaşımlar
    Paylaş 0 Tweet 0
Şimdi Oynatılan
Nûçe Ciwan

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.

Bizi Takip Edin

  • Telegram
  • Whatsapp
  • Twitter
  • YouTube

Sonuç yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Dil
    • Kurmancî
    • Türkçe
  • Anasayfa
  • Haberler
    • Kurdistan
      • Bakur
      • Başûr
      • Rojava
      • Rojhilat
    • Ortadoğu
    • Avrupa
    • Dünya Çapında
  • Derinlik
    • Analiz
    • Röportajlar
    • Açıklamalar
  • Gençlik
    • Öğrenci
    • Enternasyonal
    • Eylemler
    • Werin Cenga Azadiyê
  • Önemli Başlıklar
    • Önder Apo
    • Şehitler Anısına
    • Devrimci Halk Savaşı
    • Kimyasal silahlar
  • Özel
  • Tüm Haberler

Copyright © Nûçe Ciwan 2018. Tüm hakları saklıdır.