HABER MERKEZİ – Yazılı bir açıklama yapan PKK Merkez Komitesi, “Başûrê Kürdistan’da yayın yapan K24 ve onun çizgisindeki TV’lerin PKK’nin öncü kadrolarından Duran Kalkan ve Bêsê Hozat aleyhine kara propagandaya dayalı haber ve programlar yapmaları soykırımcı TC devletinin bu hesap ve oyunlarına alet olmaktan, değirmenine su taşımaktan öte bir anlama gelmemektedir” dedi.
PKK Merkez Komitesi’nin açıklaması şöyle: “TC devleti, Bakur, Başûr ve Rojava Kürdistan’ında soykırım saldırılarını daha da yoğunlaştırmaktadır. Son dönemlerde ise, bu saldırılarını ağırlıklı olarak kimi işbirlikçi-hain kişi ve güçleri de kullanarak psikolojik savaş biçiminde yürütmektedir.
Soykırımcı TC devletinin bu kirli savaş yöntemleri ile ne yapmak istediği çok net bir şekilde anlaşılmaktadır. Kürtler arasında bir iç savaş ve çatışma yaşanıyormuş gibi bir görünüm vermek istemektedir. Asıl olarak da psikolojik savaş yöntemi ile Başûrê Kürdistan’daki sömürgeci işgaline meşruluk kazandırarak kendine göre psikolojik bir ortam yaratmaya çalışmaktadır.
Sömürgeci TC devleti son yıllarda, özellikle de 24 Eylül 2017 Başûrê Kürdistan ‘bağımsızlık referandumu’ ile başlayan süreçten sonra psikolojik savaşını daha da tırmandırmıştır. Son günlerde Başûrê Kürdistan’da yayın yapan K24 ve onun çizgisinde hareket eden TV’lerde PKK aleyhine yapılan bazı programlarda böyle bir gerçeklik içerisinde yerini almaktadır.
K24 ve benzeri doğrultuda yayın yapan TV ve haber ajanslarında PKK aleyhine bu tür haber ve programların son günlerde yoğunluk kazanması dikkat çekmektedir. Dikkat edilirse, TC devleti 23 Haziran’dan itibaren Başûrê Kürdistan’a yönelik son yılların en yoğun saldırılarını gerçekleştirmektedir. Bu saldırılarda sivil katliamları yaşanmaktadır. Fakat buna karşı da çok güçlü bir şekilde Kürdistan Özgürlük Gerillasının kahramanca direnişi söz konusudur. Bu gerçeklik başta Başûr’da yaşayanlar olmak üzere tüm Kürdistan halkı ve demokratik kamuoyu tarafından görülmektedir. Bu da TC sömürgeciliğine karşı Kürdistan toplumunun bir direniş çağrısıdır.
Kürdistan toplumunun, devrimci-demokratik ve özgürlükçü güçlerden beklentisi de yapılan bu çağrıya gerekli olan yanıtın verilmesidir. Ortada böylesi bir gerçeklik dururken, Başûrê Kürdistan’da yayın yapan K24 ve onun çizgisindeki TV’lerin PKK’nin öncü kadrolarından Duran Kalkan ve Bêsê Hozat aleyhine kara propagandaya dayalı haber ve programlar yapmaları soykırımcı TC devletinin bu hesap ve oyunlarına alet olmaktan, değirmenine su taşımaktan öte bir anlama gelmemektedir.
Başta Başûrê Kürdistan’da yaşayanlar olmak üzere, tüm Kürdistan halkı bu gerçeği görmektedir. KDP ve YNK gibi Güney Kürdistani oluşumlar içerisinde yer alan kişi ve çevreler de bu tür psikolojik savaş saldırıları karşısında tepkilerini göstermekten geri kalmamaktadırlar. Çok açık olarak Kürdistani güçler arasında yaşanacak olan çatışma ve savaştan yana olmadıklarını bir tutum olarak ortaya koymaktadırlar.
GEÇMİŞTEKİ ÇATIŞMALARDA EN ÇOK KÜRTLER KAYBETTİ
Geçmişte de Kürtler arsında çatışmalar yaşanmıştır ve bunlar büyük acılara neden olmuştur. Sonuçta kaybeden yine Kürtler olmuştur. Bu çatışmalar Kürtler tarafından değil, sömürgeciler tarafından başlatılmıştır. O nedenle hep karlı çıkanlar da onlar olmuştur. Şimdi de benzer bir oyun TC tarafından sahneye konulmuştur. Bu oyuna gelinmemelidir. Kürtler arasında ortak bir iradenin yaratılması anlamına gelecek olan ulusal kongre derhal toplanmalıdır.
AMAÇLARINA ULAŞAMAYACAKLAR
Tüm Kürdistani güçlerin önünde duran temel görev de budur. Eğer bu gerçekleşmezse, Kürdistan toplumunun geçmişte yaşadığı trajedilerin bir benzerini yaşaması kaçınılmaz hale gelecektir. K24 ve benzeri TV’lerde yayınlanan haber ve programlar da buna hizmet edecektir. K 24’de KCK YK Eşbaşkanı Bêsê Hozat şahsında gerçekleştirilen saldırı, Önder Apo’nun geliştirdiği kadın özgürlük çizgisi ve onun Kürdistan devrimindeki temsiliyetine karşı erkek egemenlikli, cinsiyetçi, iktidarcı bir saldırıdır. PKK YK üyesi Duran Kalkan’a yönelik saldırılarla da Kürdistan toplumunun özgürlük projesi olan demokratik ulus çizgisi hedeflenmektedir. Bu saldırılar gerçekleştirilirken de özellikleri herkes tarafından bilinen dejenere, pespaye kişilikler TV ekranlarına çıkarılarak kullanılmıştır ve bunların da Bêsê Hozat ve Duran Kalkan’ın Kürdistan özgürlük ve demokrasi mücadelesi içerisindeki saygın ve onurlu yerlerini, duruşlarını gölgelemeye hiçbir şekilde güçleri yetmeyecektir.
Bu temelde Bêsê Hozat ve Duran Kalkan şahsında gerçekleştirilen, hiçbir şekilde kabulü mümkün olmayan bu alçak ve hain saldırıların asıl amacının ne olduğunu görüyor, bunların amaçlarına ulaşamayacaklarını burada açıkça ilan ediyoruz.”
